Aşırı Ekran Süresinin Çocuklar Üzerindeki Etkileri
Son yıllarda akıllı telefonların ve sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte çocukların da ekran başında geçirdiği sürelerde ciddi bir artış yaşanmaktadır. Özellikle Covid-19 salgını nedeniyle okulların kapanması ve sokağa çıkma kısıtlamaları çocukların ekran başında daha fazla vakit geçirmesine sebep olmuştur.
Çocuklar ve gençler için aşırı ekran süresinin ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğu iddia edilmektedir. Bu durumun depresyon, yeme bozuklukları, sosyal izolasyon, fiziksel uygunluk eksikliği gibi sorunlara yol açabileceği belirtilmektedir. Bu sebeple birçok ülke hükümeti 18 yaş altı çocukların ekran sürelerini sınırlamayı düşünmektedir.
Pandemi Sürecinde Ekran Süreleri
2023 yılına kadar yapılan araştırmalar, dünya genelinde 6 ila 14 yaş arası çocukların günlük ortalama 2.8 saatlerini ekran başında geçirdiğini göstermektedir. Covid-19 salgınıyla birlikte bu sürenin daha da arttığı gözlemlenmiştir.
Özellikle en küçük yaş gruplarındaki çocukların dahi artık sıkça ekran başında vakit geçirdiği görülmektedir. Bu durum, çeşitli sağlık kuruluşlarının önerilerine ters olsa da yaygın bir durum haline gelmiştir.
Çocuklar İçin Popüler Platformlar
Çocuklar arasında oyun platformu Roblox, gençler arasında ise sosyal medya ve YouTube en popüler platformlar arasında yer almaktadır. Ancak bu platformlarda geçirilen fazla zamanın çocuklara maliyeti konusunda net veriler bulunmamaktadır.
Uzmanlara göre, ekran bağımlılığı çocukların zihinsel ve fiziksel sağlığını olumsuz etkileyebilir. Bu konuda önlem alınması gerektiği ve çocukların ruh sağlıklarını korumak adına adımlar atılması gerektiği belirtilmektedir.
Kız Çocuklarda Daha Fazla Risk
Son yıllarda yapılan çalışmalar, özellikle kız çocuklarında ekran kullanımının ruh sağlığı üzerinde daha olumsuz etkilere sahip olabileceğini göstermektedir. Bu nedenle ekran süreleri konusunda dikkatli olunması gerekmektedir.
Ebeveynlerin Rolü
Ebeveynlerin çocukların teknoloji ve ekran kullanımı konusunda özerkliklerini desteklemesi ve sağlıklı iletişim kurması, çocukların teknolojiyi daha sağlıklı bir şekilde kullanmalarını sağlayabilir. Bu sayede çocuklar, teknolojiyle daha dengeli bir ilişki kurabilirler.
