Sosyal Medyada Tartışmalara Neden Olan Görme ve İşitme Damlaları

Sosyal medya platformlarında kendisini fitoterapi ve naturopati uzmanı olarak tanıtan T.Y., katarakt haricindeki görme bozuklukları ile mekanik olmayan işitme sorunlarını tedavi eden özel bir damla geliştirdiğini iddia etti. T.Y., bu damlanın ilk kullanımında %20 oranında bir iyileşme sağladığını belirtti ve ürünün Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı sertifikası ve ruhsatının bulunduğunu öne sürdü. İnternet üzerinden 5.000 TL’ye satışa sunulan bu ilaç, sosyal medyada ‘her hastalığa iyi gelen damla’ olarak tanıtıldı.

Damlanın etkinliği hakkında açıklamalarda bulunan Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Gökhan Deda, “Sağlık Bakanlığı onaylı olmayan tek bir damla ile bu kadar geniş bir tedavi yelpazesinin olması mümkün değildir” dedi.

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Erkan Vuralkan ise, “Bu damlanın gerçekten tıbbi bir ürün olup olmadığını araştırmak gerekiyor” şeklinde uyarılarda bulundu. Üretici tarafından eser minerallerin yüksek frekanslı birleştirilmesiyle elde edildiği belirtilen damlaların, bebekler dahil herkes tarafından kullanılabileceği iddia ediliyor. Göz damlasının üveit, keratokonus, miyop, astigmat ve glokom gibi rahatsızlıkları tedavi edebileceği öne sürülürken; kulak damlasının ise çınlama, vertigo ve işitme kaybı gibi sorunlara çözüm sunduğu ifade ediliyor. T.Y., damlanın çoğunlukla askeri personel tarafından kullanıldığını ve 30’dan fazla hasta üzerinde deneme yaptığını dile getirdi.

DEDA: YALNIZCA DAMLAYLA BÜTÜN GÖZ HASTALIKLARI TEDAVİ EDİLEMEZ

İlk kullanımda %20 iyileşme oranının olamayacağını vurgulayan Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Gökhan Deda, “Sadece damlayla tüm göz hastalıklarını tedavi etmek mümkün değildir çünkü tıp, bütünsel bir değerlendirme gerektiren bir alandır. Hastalıklar var, fakat her hastanın durumu farklıdır ve her biri için farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir. Böyle bir damlanın varlığı söz konusu değildir. İlaçlar ya da damlalar, uzun yıllar süren çalışmalar, deneyler ve denemeler sonucunda ortaya çıkarlar. Her ilacın yan etkileri olduğu gibi yararlı etkileri de bulunmaktadır. Yan etkileri minimum olan ve yararlı etkileri fazla olan ilaçları hastalarımızda kullanırız; bunlar Sağlık Bakanlığı onaylıdır. Sağlık Bakanlığı onaylı olmayan, tek bir damla ile bu kadar geniş bir tedavi yelpazesinin olması mümkün değildir. Bazı ilaçlar günde 3-5 defa kullanılırken, bazıları günde bir kez verilir. Bazen haftalarca ya da 10 gün süreyle kullandığımız damlalar mevcuttur. Eğer ilk kullanımda %20 iyileşme olsaydı, şu an çoğu hastalığın çözümünün bulunmuş olması gerekirdi. Hastalıklar bir süreçtir. Bazı hastalıkları tedavi edebiliyoruz, bazı hastalıkların sürecini yavaşlatıyoruz. Bu nedenle yalnızca bir damlayla katarakt haricindeki diğer hastalıkların tedavisi mümkün değildir” dedi.

“TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN SONUÇLARLA KARŞILAŞABİLİRLER”

Doktora danışarak ilaç alınması gerektiğini belirten Op. Dr. Deda, “Bu tür ifadelere itibar etmemek gerekir. İnsanlar iyi niyetle kendileri için bir çare arayışına girebilirler, fakat bu da telafisi mümkün olmayan sonuçlarla karşılaşmalarına neden olabilir. Mutlaka hekim kontrolünde ve hekim reçetesiyle yazılmış ilaçları kullanmalarını öneririm. Çoğu damlanın belirli sınırları vardır; bazı damlaları bebeklere kullanamıyoruz. Adını, içindeki maddeyi ve dozajını bilmediğimiz bir ürünle ilgili yalnızca güvenli olduğu söyleniyorsa, bu durum bizde şüphe uyandırır. Eğer gerçekten güvenli olsaydı, Sağlık Bakanlığı onayını ve sertifikasını paylaşırdı. İlacın hangi etken maddeyi içerdiği ve ne kadar dozda olduğu mutlaka belirtilmelidir. Bu nedenle bu konunun tehlikeli bir ifade olduğunu düşünüyorum. Bu noktada tekrar ediyorum; Sağlık Bakanlığı onaylı ilaçların kullanılması ve hekimlerin kontrolünde, hekim reçetesiyle alınması son derece önemlidir. Halkımızı bu konuda daha dikkatli olmaya çağırıyorum. Çare ararken, maalesef üzücü sonuçlar doğurabilecek ilaçları kullanmamalarını tavsiye ediyorum” diye konuştu.

“HASTALIKLARDA SADECE DAMLALAR YETERLİ OLMAYACAKTIR”

“Orta kulağa kadar gitmeyecek olan bir damlanın kana karışması ve etkinlik göstermesi mümkün değildir” diyen Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Erkan Vuralkan, “Aslında bu tür hastalıklarda birçok sebep olabileceği gibi, tek bir damla ile çözüm üretmek her zaman doğru olmayabilir. İşitme kayıplarının, bazen orta kulak dediğimiz kemikçiklerin olduğu yerlerde ya da işitme organı veya sinirden kaynaklanan hastalıklar nedeniyle ortaya çıkabileceğini unutmamak gerekir. Bu nedenle hastalıklarda yalnızca damlaların yeterli olmayacağı açıktır. İlk önce gerçekten tıbbi bir ürün mü, buna bakmak gerekiyor. Sağlık Bakanlığı standardına göre ilaç diyebilmesi için maddelerin hepsinin dozunun belirlenmesi, ayrıca belirlenen dozların hastalar üzerinde çalışılarak ruhsatlandırılması gerekmektedir. Bu tür bir çalışma yapmak bu kadar kolay değildir. Hiç kullanılmamış bir molekülün insanlar üzerinde direkt olarak ilaç şeklinde sunulup satılması, Sağlık Bakanlığı tarafından engellenir. Minerallerin kullanımı veya bazı ilaçlar içerisinde etken maddelerin kullanımı bizim normal ilaçlarımızda kullandığımız içeriklerdir. Damla lokal olarak yalnızca o bölgeyi etkileyebileceği için ‘etkin’ demek doğru olmaz” açıklamalarında bulundu.

“HEKİM KONTROLÜNDE VE İZNİYLE İLAÇ KULLANILMASI GEREKİR”

Güvenliğinden emin olmadan damla kullanmanın tehlikeye yol açabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Vuralkan, “İki hastadan birinde iyileşince, buna %50 etki mi diyeceğiz? Bunun plasebo etkisi dediğimiz psikolojik bir yolla etkileri de olabilir; bu durumda doğru bir rakam ya da oran olmadığını düşünüyorum. Yıllardır hekimlik yapıyorum ve her yazdığım ilacın yan etkilerini ve olası sonuçlarını bilerek ilaç reçete ediyorum. Bunun bir ilaç olup olmadığı konusunda emin olmadan, bu ürünleri kulağımıza, gözümüze kullanmak ya da bunlardan büyük beklentilere girmek doğru değil. Öncelikle bu ürünlerin gerçekten ilaç mı olduğu, ruhsatlarının bulunup bulunmadığı, normalde denenip yan etkilerinin neler olduğunun bilinmesi gerekmektedir. Eğer bir kimyasal madde kullanacaksanız, mutlaka hekim kontrolünde ve izniyle olması gerekir” ifadelerinde bulundu.

İNSANLAR ÜRÜNE TEMKİNLİ

Birçok insan, bu ürünün güven vermediğini ve fiyatının pahalı olduğunu ifade etti. Hekime başvurmadan damla almayacaklarını belirten bireyler, çevrelerine bu ürünleri asla tavsiye etmeyeceklerini vurguladı.