Hazal Kaya’dan Samimi Açıklamalar
Ünlü oyuncu Hazal Kaya, Sibel Arna’nın programına katılarak eşi Ali Atay ile ilişkisi hakkında içten ve samimi açıklamalarda bulundu. Eşiyle zıt karakterlere sahip olduklarını dile getiren Kaya, “Biz birbirine hiç benzemeyen iki insanız. Ama çok seviyoruz birbirimizi. Gerçekten çok âşığız ve bunu kabul ettik.” şeklinde konuştu.
Kaya, eşine asılanlar olduğunda nasıl bir tepki verdiğini de eğlenceli bir dille aktardı: “Aynı masada oturduğum biri Ali’ye asılırsa, bu durumdan çok eğlenirim. ‘Doğru mu görüyorum, kocama mı asılıyorsun?’ diye sorarım. Ali de o kadar tatlı ki, o durumlarda iltifat alıyormuş gibi davranıyor. Biz bu tür anlarda gerçekten keyifli zaman geçiriyoruz.”
Korkusuz Görünen Korkak: Hazal Kaya
Programda kendisini “korkak” biri olarak tanımlayan Kaya, bir hayvan olma şansı olsa balporsuğu olmak istediğini belirtti. “Balporsuğu, korku duygusu olmayan bir hayvan. Yılan yiyor, aslanlara saldırıyor. Ben çok korkak olduğum için bu beni mutlu ediyor. Çok korktuğum için bu kadar korkusuz zannediliyorum. En çok da insanlardan korkuyorum.” şeklinde ifadeler kullandı.
1 Senedir Tacize Maruz Kaldığını Açıkladı
Hazal Kaya, yaklaşık 1 yıldır bir hayranı tarafından tacize uğradığını ilk kez açıkladı. “Detaylı anlatıp yeni vakaları tetiklemek istemiyorum ama yaklaşık 1 senedir ben de şiddete maruz kalıyorum. ‘İmdat’ dediğim, çare bulamadığım durumlar var. Lütfen yasalar uygulansın. Ölmeyelim artık.” diyerek yaşadığı zor süreci paylaştı.
Çok Zor Bir Yerdeyiz
Hazal Kaya, Çağlar Ertuğrul ile birlikte başrolünü üstlendiği “Sorgu” dizisinden bahsederken, dizinin şiddet konusuna ciddi bir şekilde değindiğini vurguladı: “Şiddete dair çok ciddi cümleleri olan bir dizi. 10 bölüm boyunca çok ağır şeyler izleyeceğiz. Bir taraftan ülkemizde canlısına tanık oluyoruz. Çok zor bir yerdeyiz. Ölenlerin bir sayı olmadığını, insan olduğunu, birilerinin kızı, birilerinin sevgilisi, birilerinin en yakın arkadaşı olduğunu hatırlatmamız gerekiyor. Şu an yapılması gereken tek şey kanunların uygulanmasını sağlamak.”