Dikkatin Önemi ve Etkileyen Faktörler
Psikolog ve Psikoterapist Sümeyye Bilici, dikkatin günlük yaşamda başarıya ulaşmak için kritik bir beceri olduğunu vurguluyor. Dikkat, iş ortamında, akademik hayatta ve kişisel ilişkilerde büyük rol oynamakta; dikkatiniz yüksek olduğunda üretkenliğiniz de artmaktadır. Bilici, “Dikkat, bilgi işlemeyi, karar vermeyi ve öğrenmeyi doğrudan etkileyen temel bir bilişsel süreçtir. Dikkat dağınıklığı yaşadığımızda, bu süreçlerin tamamı aksayabilir ve bu durum genel yaşam kalitemizi olumsuz yönde etkiler” şeklinde ifade ediyor.
Dikkati Etkileyen Faktörler
Dikkati etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Bilici, içsel faktörler arasında stres, kaygı ve yorgunluğun dikkat üzerinde önemli etkisi olduğuna dikkat çekiyor. Aynı zamanda motivasyonun da büyük bir rol oynadığını belirtiyor; “Eğer yaptığınız işe veya etkinliğe karşı motivasyonunuz yoksa, dikkatinizi toplamak oldukça zorlaşır.” Dışsal faktörler açısından ise çevresel uyaranların dikkati nasıl etkilediğine değiniyor. Bilici, “Teknoloji bu noktada hem avantaj hem de dezavantaj sunabilir. Sosyal medya ve anlık bildirimler dikkatimizi sürekli dağıtma eğilimindedir; ancak doğru kullanıldığında odaklanmayı ve üretkenliği artıran araçlar olarak da fayda sağlayabilirler” diyor.
Dijital Dünyanın Dikkate Etkisi
Dijital dünyanın dikkat dağınıklığını artırdığını belirten Sümeyye Bilici, “Dijital dünya, özellikle sosyal medya ve sürekli açık olan cihazlarımız aracılığıyla dikkatimizi dağıtmaktadır. Her birkaç dakikada gelen bildirimler, telefonlarımızı sık sık kontrol etme alışkanlığı ve hızlı bilgi akışı, beynimizin sürekli olarak yeni uyarıcılara yanıt vermesine neden olmaktadır. Bu durum, derin ve sürekli odaklanmayı zorlaştırıyor. Özellikle genç bireyler, bu dijital alışkanlıklar nedeniyle daha kısa dikkat sürelerine sahip olabiliyorlar” açıklamasında bulunuyor.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu
Bilici, dikkat denilince akla gelen önemli bir konunun ‘Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’ (DEHB) olduğunu ifade ediyor. “Merkezimizde bu konunun üzerinde özellikle duruyoruz çünkü DEHB hem yaygın hem de hayat kalitesini ciddi şekilde düşüren bir durumdur. DEHB, yalnızca çocuklarda değil, yetişkinlerde de görülen bir bozukluktur. Genel olarak sadece çocuklarda görüldüğü düşünülse de bu oldukça yanlış bir bilgidir. DEHB, kişilerde dikkatlerini sürdürememe, aşırı hareketlilik ve dürtüsellik gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu durum, okul, iş ve sosyal yaşamda önemli zorluklara yol açmaktadır” diyor. Bilici, DEHB’nin tedavisinde genellikle davranışsal terapilerin ve bazı durumlarda ilaç tedavisinin önerildiğini belirtiyor. “Ancak burada önemli olan, bu duruma tanı aşamasında titizlikle yaklaşılmasıdır. Doğru bir klinik değerlendirme ve test sonrası tanı konulması en sağlıklı olanıdır” şeklinde sözlerini tamamlıyor.
