Üçüncü Dünya Savaşı Korkuları ve Geleceğin Hafıza Diski

Son yıllarda artan Üçüncü Dünya Savaşı endişeleri, insanlığın geleceği hakkında derin sorgulamalara yol açtı. Bu korkuların etkisiyle, bir ABD firması insanlık tarihinin özünü barındıracak bir hafıza diski geliştirdi. Bu yenilikçi proje, İsviçre‘nin Flums kenti yakınlarındaki bir dağ mahzeninde hayata geçirildi. Southampton Üniversitesi Optoelektronik Laboratuarı tarafından tasarlanan bu fütüristik kuvars disk, “60 milyon mikroskobik sayfalık insan bilgisini barındırıyor” şeklinde tanımlanıyor ve nükleer felaketlere karşı dayanıklı olacak şekilde tasarlanmış.

Bu nano yapıda, lazerle kazınmış arşiv, Wikipedia’nın tüm içeriğini ve Rosetta dil arşivini içermektedir. Gelecek günlerde yapılacak eklemelerle birlikte, dünya kültürünü, sanatını, edebiyatını, bilimini, sporunu ve tarihini kapsayan 100 bin kitap, milyonlarca fotoğraf ve illüstrasyonu da barındırması bekleniyor.

Musk’ın Uzay Aracında Yer Alan Hafıza Diski

Global Knowledge Vault adı verilen bu çarpıcı proje, her kıtada benzer depolar kurmayı hedefleyen Arch Mission Vakfı tarafından yürütülmektedir. Tesla’nın CEO’su Elon Musk, uzaya gönderdiği Tesla Roadster aracında da bu hafıza disklerinden birkaçını bulundurmaktadır. Vakıf, önümüzdeki ay Ay yüzeyine “Ay Kütüphaneleri” indirme görevine başlayacak. Ayrıca, 7.5 cm’lik disklerin Mars, Venüs ve Dünya’ya yakın asteroitlere gönderilmesi de planlar arasında yer alıyor.

Gezegensel Sigorta Poliçesi

Arch Mission Başkanı Nova Spivack, The Sun’a yaptığı açıklamada, “Eğer dünya üzerinde gerçekten kötü bir durum olursa, bu bizim gezegensel sigorta poliçemiz olacak, yedeğimiz olarak hizmet edecek. Yaşam süremiz içinde felakete yol açabilecek olayların meydana gelmesi giderek daha olası bir durum. Kozmik enerji patlamaları ve insanların neden olduğu nükleer savaş, biyolojik kıyamet gibi tüm riskleri düşünmeye bile gerek yok” dedi.

Spivack, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu proje, kelimenin tam anlamıyla dünyayı, bize dair tüm bilgileri, tarihimiz, sanatımız, bilimimiz ve kültürümüzü asla kaybolmayacak biçimde kurtarmakla ilgilidir. Tıpkı bir tohum kasası gibi, fakat burada amaç bilgi depolamak…”

Sığınak ve Kullanım Alanları

1970 yılında kurulan devasa sığınak, 5,5 km uzunluğunda yeraltı tünelleri, mağaralar ve laboratuvarların yanı sıra mini bir demiryolu da içermektedir. Bu tesis, öncelikle firmalar tarafından yapı mühendisliği, madencilik, tünel açma tekniklerini test etmek amacıyla kullanılmaktadır. Ayrıca, akuaponik sistemler, yeraltı tarımı, alt uzay enerjisi ve yeraltı veri merkezleri gibi alanlarda akıllı kullanım araştırmaları için de önemli bir merkez konumundadır.

Modern sığınakta, kendine ait bir restoran ve devasa bir seminer alanı bulunmaktadır. İlginç bir şekilde, kayaların yüzlerce metre altında yer almasına rağmen güçlü bir WiFi ve telefon bağlantısına sahip olması, bu tesisi oldukça cazip kılmaktadır.