Boğaziçi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Kararına Tepkiler

Boğaziçi Üniversitesi Senatosu, fen edebiyat fakültesinin, 12 bölümün tamamının karşı çıkmasına rağmen fen ve edebiyat diye ikiye ayrılmasına karar verdi. Bu karara tepki gösteren öğretim üyeleri, bunun, üniversitenin eğitim felsefesinden vazgeçileceği anlamına geldiğini vurguluyor.

Prof. Dr. Çiğdem Kafescioğlu’nun Görüşleri

Fen-edebiyat fakültesi, tarih bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Çiğdem Kafescioğlu, “Fakültenin bütün bölümlerinin karşı çıkmasına rağmen senato sizce neden böyle bir karar aldı” sorusunu şöyle yanıtladı: “Üniversite senatosunun bu kararı alması çarpıcı olmakla birlikte ne yazık ki 2021 başından beri yaşadığımız kurumsal çöküş içerisinde şaşırtıcı değil. Siyasi müdahale öncelikle üst kurulları, ve üst kurullarda alınan karar mekanizmalarını kontrol altına almayı amaçladı.

Boğaziçi Üniversitesi’nin Eğitim Felsefesi

Prof. Kafescioğlu, bu kararın üniversiteyi nasıl etkileyeceğini de şöyle anlattı: “Fen-edebiyat fakültesi Boğaziçi Üniversitesi’nin temel taşlarından biridir. Fakültenin her bölümü, üniversiteye giriş sınavında Türkiye’nin o alandaki en yüksek puanlı öğrencilerini alır. Bölümler ulusal ve uluslararası alanlarda tanınırlığa ve saygınlığa sahiptir.

Liberal Arts Eğitim Felsefesi

Boğaziçi Üniversitesi, Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü emeritus Prof. Dr. Oya Başak, “Fenedebiyat fakültesinin savunduğu ‘Liberal arts’ eğitim felsefesi nedir, neden önemlidir” sorusunu şöyle yanıtladı: “Liberal arts ‘bağımsız bireye özgü zihinsel beceriler ve kültürel birikim’ demektir. İnsan zihnini özgürleştiren, sorgulamaya, eleştiriye ve yaratıcılığa yönelten, öğrencinin ufkunu açan, eğitimi meslek dersleriyle sınırlamayıp gençlere farklı alanları da deneyimleme fırsatı sunan eğitim modelidir.