Netanyahu’nun ABD Kongresi’ndeki Konuşması
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi’ne yönelik askeri operasyonların başlamasından bu yana ilk kez ABD Kongresi’nde söz aldı. Netanyahu’nun konuşması, Kongre dışında düzenlenen büyük protestolarla gölgelendi. Protestoların yanı sıra, Netanyahu, Kongre’de dakikalarca süren alkışlarla karşılandı.
Konuşmasının başında, Gazze’de çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 39 bin Filistinlinin hayatını kaybettiği çatışmayı “medeniyet ve barbarlık” arasındaki bir savaş olarak tanımladı. Netanyahu, “Bu, ölümü yüceltenlerle yaşamı kutsayanlar arasındaki bir çatışmadır. Medeniyet güçlerinin zafer kazanabilmesi için ABD ile İsrail’in sıkı bir şekilde birlikte durması gerekmektedir. Bir arada durduğumuzda, basit bir gerçek ortaya çıkıyor; biz kazanıyoruz ve onlar kaybediyor. Dostlarım, bugün burada size kesin bir şey söylemek için bulunuyorum: Kazanacağız” şeklinde konuştu.
Netanyahu, 7 Ekim’de yaşanan olayları, ABD’nin Pearl Harbor saldırısına ve 11 Eylül terör saldırılarına benzetti. Bu benzetme, dinleyiciler arasında dikkat çekti.
Biden’a Teşekkür ve Protestoculara Cevap
ABD Başkanı Joe Biden’a, İsrailli esirlerin kurtarılması için gösterdiği çabalardan dolayı teşekkür eden Netanyahu, “Başkan Biden ile 40 yıldır dostuz ve yarım asırdır İsrail’in dostu olduğu için kendisine minnettarım. Kendisinin ifadesiyle, İrlanda asıllı bir ABD’li Siyonist olmaktan gurur duyduğunu biliyorum,” dedi.
Kongre dışında kendisini protesto eden gruplara yönelik sert ifadeler kullanan Netanyahu, “Bildiğimiz kadarıyla, şu anda bu binanın çevresinde devam eden İsrail karşıtı protestoları İran finanse ediyor. Bu göstericilere bir mesajım var; Tahran’daki zalimler sizi övüyor ve destekliyor. Eğer bu protestocular arasında ‘Eşcinseller Gazze’yi destekliyor’ yazılı pankart taşıyanlar varsa, bu, ‘Tavuklar, KFC’yi destekliyor’ demekle eşdeğerdir,” şeklinde açıklamada bulundu.
Lübnan Sınırındaki Durum ve ABD Desteği
Netanyahu, konuşmasında ayrıca İsrail’in Lübnan sınırındaki güvenlik durumuna da değindi. Hizbullah ve İsrail güçleri arasında yaşanan çatışmalara atıfta bulunan Netanyahu, binlerce İsraillinin tahliye edildiğini belirtti. “İsrail, kendi yurtlarında mülteci durumuna düşenlerin güvenliğini sağlamak için ne gerekiyorsa yapacaktır,” dedi.
Yemen’deki Husiler tarafından gerçekleştirilen saldırılara da değinen Netanyahu, hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi Parti üyelerine İsrail’e olan destekleri için teşekkür etti. “Biz her cephede kendimizi savunurken, ABD’lilerin arkamızda olduğunu biliyoruz. Bunun için hepinize teşekkür ediyorum,” dedi.
Trump’a Övgü
Konuşmasında, eski Başkan Donald Trump’a da övgülerde bulunan Netanyahu, Trump’ın başkanlık döneminde İsrail’in çıkarlarını önemseyen Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı olduğunu belirtti. Trump’a yönelik bir suikast girişimini, ABD demokrasisine yapılmış bir saldırı olarak nitelendirdi. “ABD’liler gibi, İsrailliler de Başkan Trump’ın bu alçakça saldırıdan sağ çıkmasından memnuniyet duymaktadır. Demokrasilerde siyasal şiddet için yer yoktur,” dedi.
Protestolar ve Tepkiler
ABD Kongresi’nde birçok Demokrat Partili üye, Netanyahu’nun konuşmasını boykot etti. Temsilciler Meclisi’nin Müslüman kadın üyesi Rashida Tlaib, kefiye takarak Netanyahu’nun konuşması sırasında “Soykırım Suçlusu” yazılı bir döviz taşıdı. Ayrıca, bir katılımcının İsrailli esirlerin serbest bırakılması için Hamas ile anlaşma yapılması çağrısında bulunduğu “Anlaşmayı şimdi yapın” yazılı bir tişört giydiği görüldü. Konuşma sırasında, Demokrat Parti’nin başkan adayı Kamala Harris’in salonda bulunmaması dikkat çekti.
Stajyerlerin Boykotu
ABD Kongresi’nde staj yapan 100’den fazla stajyer, seçmenlerin taleplerini gerekçe göstererek Netanyahu’nun konuşmasını boykot etti. Stajyerler, “Ülkenin demokratik kurumlarının bel kemiği olarak, seçmenlerin sesini duyurmakla yükümlüyüz. Ezici talep açıktır: Başbakan Netanyahu, insanlığa karşı işlediği suçlardan dolayı sorumlu tutulmalıdır. Bu seslerin susturulmaması bizim ahlaki yükümlülüğümüzdür. Bir protesto olarak birçoğumuz bugün iş bırakma kararı aldık. Netanyahu’nun eylemlerinin kurbanlarıyla tam bir dayanışma içindeyiz,” açıklamasını yaptı.
