Market raflarında sıkça karşılaştığımız “kalorisiz”, “zero”, “diet” ve “inanılmaz şekersiz” gibi ifadelerle süslenmiş ürünlerde, genellikle yapay tatlandırıcı olarak sukraloz kullanılmaktadır. Ancak, yeni bir araştırma, sukralozun mikroorganizmalar üzerinde ciddi hasarlara yol açabileceğini ortaya koyuyor. Webtekno’nun haberine göre, Florida Üniversitesi’nden Deniz Biyobilimcisi Tracey Schafer, “Vücudumuz sukralozu parçalayamaz ve birçok mikroorganizma da onu sindiremez; çünkü bu molekül gerçekten zor bozulan bir yapıya sahip,” şeklinde açıklama yaptı.
Schafer, sukralozun çevre üzerindeki etkileri ve mikrobiyal yapılar üzerindeki etkisi hakkında henüz cevapsız sorular olduğunu vurguluyor.
Tatlı ve Acı Su Bölgelerinden Örnekler Toplandı
Araştırma ekibi, Florida’nın Marineland bölgesindeki tatlı su ve acı su ekosistemlerinden örnekler topladı ve bu örnekleri laboratuvar ortamında farklı sukraloz konsantrasyonlarına maruz bıraktı. Beş gün süren deneyin sonunda, yapay tatlandırıcıların etkileri belirgin bir şekilde gözlemlendi. Sukraloza maruz kalan siyanobakterilerin konsantrasyonlarının arttığı, buna karşın diyatomların sayısında azalma yaşandığı tespit edildi.
Kimyager Amelia Westmoreland, “Tatlı su topluluklarının sukralozu besin olarak algılayıp kullanabileceği potansiyeli taşıdığını düşünüyoruz,” dedi. Bu çalışma, yapay tatlandırıcıların uzun vadeli etkileri üzerine derinlemesine bilgiler sunmasa da, doğal ekosistemlerin ince dengelerinin sukralozun atık su arıtma süreçlerinden geçip çevreye ne kadar yayıldığına bağlı olarak bozulabileceği açıkça ortadadır.
Diyatomlar, okyanusların birincil üreticileri olarak, karbon-oksijen döngülerinin düzenlenmesinde hayati bir rol oynamaktadır. Öte yandan, siyanobakterilerin diğer türler üzerinde baskınlık kurma riski taşıdığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerektiği vurgulanırken, Schafer, “Bu çalışmanın, sukralozun sucul topluluklarımız üzerindeki etkilerini incelemeye başlamak için iyi bir ilk adım olduğunu düşünüyorum ve umarım daha fazla araştırmayı teşvik eder,” şeklinde ifade etti.
Araştırmanın sonuçları, Environmental Monitoring and Assessment dergisinde yayımlandı.
