Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği’nden Önemli Açıklamalar
Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik (PDR) Derneği Genel Başkanı Mesut Yıldırım, derneğin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında dikkat çekici konulara değindi. Yıldırım, Yüksek Öğretim Kurulu’nun (YÖK) “psikolojik danışman” unvanı ile ilgili kararını eleştirerek, “YÖK’ün bireysel unvan kullanımına dair 17 Temmuz 2024 tarihinde verdiği kararla, ‘rehberlik ve psikolojik danışmanlık’ lisans programından mezun olanların ‘psikolojik danışman’ unvanını kullanamayacağına dair bir düzenleme yapılmıştır. Dernek olarak bu karara karşı dava açmış bulunmaktayız.” şeklinde konuştu.
Yıldırım, YÖK’ün 2005 yılından itibaren belirli bölümler (tıp ve mühendislik programları) hariç diplomalarda unvan yazmadığını hatırlatarak, “YÖK, unvan vermeme gerekçesi olarak gelişen ve değişen ihtiyaçlar doğrultusunda evrensel normların göz önünde bulundurulması gerektiğini savunmaktadır.” dedi.
‘Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Mezunları İçin Adaletsizlik’
Yıldırım, “Alan adı ‘rehberlik ve psikolojik danışmanlık’ olan bölüm mezunlarının ‘psikolojik danışman’ unvanını kullanamaması abesle iştigaldir ve kabul edilemez. Mevcut durumda, ilgili alan mezunları başta Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) olmak üzere birçok kurum ve kuruluşta ‘psikolojik danışman’ unvanı ile hizmet vermektedir.” ifadelerini kullandı.
‘Ruh Sağlığı Yasası Hala Çıkarılmadı’
Türkiye’de Ruh Sağlığı Yasası çalışmalarının 1996 yılında başladığını anımsatan Yıldırım, “Ancak hala bir yasa çıkarılamamıştır. Mevcut durumda ruh sağlığı hizmetleri yalnızca patolojik ve farmakolojik düzeyde ele alınmakta, bu alanda yaygın olan ihtiyaçlar göz ardı edilmektedir.” dedi. Ayrıca, “Ruh sağlığı ile alakası olmayan kişiler, koçluk, kişisel gelişim, şifacı, enerjici, falcı gibi unvanlarla vatandaşlarımızı maddi ve manevi olarak istismar etmektedir.” şeklinde uyarıda bulundu.
Yıldırım, “Bu durumu önlemek için ‘birinci basamak ruh sağlığı’ hizmetlerinin tanımlandığı, ileri düzey müdahalelerin ilke ve sınırlarının belirlendiği bir yasal çerçeve oluşturulmalıdır. Böylece, vatandaşlarımızın erişilebilir bir şekilde ruh sağlığı hizmetlerine ulaşabilmesi ve her türlü ihmal ile istismarın önüne geçilmesi sağlanacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
‘Yasa Bir An Önce Çıkmalı’
Psikolojik danışmanların aldıkları eğitim ve yeterlilikleri doğrultusunda koruyucu, destekleyici, önleyici, gelişimsel ve iyileştirici ruh sağlığı hizmeti sunabilecek yetkinliğe sahip olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Ruh Sağlığı Yasası’nın hayata geçirilmesi ile birlikte, vatandaşlarımızın yanlış yönlendirilmesinin önüne geçilecektir. Ehliyetsiz ve liyakatsiz kişilerin halkımızı istismar etmesini engelleyebilmek ve bu hizmeti nitelikli kişilerden alabilmeleri için yasanın bir an önce çıkarılması toplumun yararına olacaktır.” dedi.
