Sağlık Bakanlığı’ndan Yeni Proje: Mini Hastaneler ve Sağlık Odaları
Sağlık Bakanlığı, 81 ilde salgın hastalıklarla mücadele kapsamında devrim niteliğinde yeni projeler hayata geçirecek. Bu projeyle, 150’den fazla bağımsız bölümü bulunan konut sitelerinde mini hastane veya sağlık odası bulundurulması zorunlu hale getirilecek. Projenin uygulanmasıyla birlikte, salgın hastalıkların yayılmasının önüne geçilmesi, yaşlı bireylere sağlık hizmetlerinin daha erişilebilir hale getirilmesi ve trafiğin azaltılması gibi birçok avantaj sağlaması bekleniyor.
Bakan Kemal Memişoğlu’nun, projenin hayata geçirilmesi için gerekli talimatları verdiği de biliniyor. Bu doğrultuda, sitelerin içinde Sağlık Bakanlığı’na tahsis edilecek sağlık birimleri kurulacak. Mini hastanelerde, tansiyon ölçümü, düzenli enjeksiyon uygulamaları, yaralanma tedavileri ve bulaşıcı hastalıkların etkilerinin en aza indirilmesi gibi hizmetlerin sunulması hedefleniyor.
‘KONTROLDEN ÇIKAR’
Birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi gerektiği bir dönemde, yeni sağlık birimlerinin oluşturulmasının sistemin daha karmaşık hale geleceğine dikkat çeken aile hekimleri ise bu projeyi eleştiriyor. Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Derya Mengücük, “Böyle bir düzenleme birinci basamağı dağınık hale getirebilir. Özellikle bebek, çocuk ve hamile takipleri tek hekim tarafından yürütülmekte. Bu tür bir uygulama, kontrolü zorlaştıracak ve halk sağlığı açısından sorunlar yaratma potansiyeline sahip” ifadelerini kullandı.
Mengücük, mevcut durumda her mahallede aile sağlığı merkezleri (ASM) bulunduğu için, site yönetimlerine sağlık birimi oluşturmanın mantıklı olmadığını vurguladı. Ayrıca, “Benim tahminim, bu sağlık birimlerini şahıslara bırakamayacakları için muhtemelen özel sektörün devreye gireceği bir durum ortaya çıkacak. Bu da sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesiyle yeni sorunlara yol açabilir. Eğer bu kadroları bakanlık temin edip istihdam edecekse, bu oldukça zor bir süreç olacaktır. Zira şu an ASM’lerde hekim, ebe ve hemşire sayısı yetersiz” diye ekledi.
Mengücük, yetersiz çalışanlarla ek birimlerin kurulmasının mantıksız olduğunu vurguladı ve İzmir’de ebe ve hemşiresiz çalışan birçok aile hekimi bulunduğunu belirtti. “Öncelikle aile hekimliğinin eksikliklerinin giderilmesi gerekir. Mevcut durumda, yüzde 30 oranında ebe ve hemşiresiz çalışan birimler mevcut” şeklinde konuştu.
