
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kurtuluş Savaşı sürecinde Batı Anadolu’da yaşanan yangınların tahribatını konu alan “Yanık Yurt – Kurtuluş Savaşı’nda İzmir ve Batı Anadolu Yangınları Sergisi”ni Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde (APİKAM) açtı. Sergi, Kurtuluş Savaşı’nın son günlerinde yaşanan yangınların geniş bir perspektiften ele alınmasını sağlarken, İzmir ve çevresinde yaşanan büyük tahribatı ziyaretçilere sunuyor. 1922 yılında gerçekleşen ve İzmir’in tarihini derinden etkileyen Büyük İzmir Yangını, bu serginin merkezinde yer alıyor.
Serginin İçeriği ve Sergilenen Eserler
Yanık Yurt sergisi, Kurtuluş Savaşı sırasında Batı Anadolu’da çıkan yangınları APİKAM arşivinden, özel koleksiyonlardan ve birçok yerli ve yabancı kurumdan toplanan belgeler, fotoğraflar, filmler ve objelerle gözler önüne seriyor. Sergide, daha önce hiç yayınlanmamış fotoğraflar ve belgeler de bulunuyor. Ayrıca, sergide kullanılan tekniklerle ziyaretçiler yangınların yarattığı tahribatı sadece görsel değil, aynı zamanda duygusal ve duyusal boyutlarda da deneyimleyebiliyorlar. Sergi mekânına yerleştirilen özel bir teknik sayesinde yanık kokusu hissedilebiliyor, bu da geçmişin acı dolu anılarını daha derinden anlamamıza yardımcı oluyor.
Büyük İzmir Yangını ve Kentin Yeniden İnşası
1922’de İzmir’in kurtuluşundan hemen sonra çıkan ve iki gün boyunca kenti küle çeviren Büyük İzmir Yangını, kentin tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır. Küratör Aybala Yentürk, yangının sadece bir felaket olarak görülmemesi gerektiğini, bu yangının işgal sonrası devam eden savaş halinin bir sonucu olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Serginin amacı, bu büyük felaketin İzmirliler ve Türkiye Cumhuriyeti’nin inşa süreci üzerindeki etkilerini hatırlatmak ve bilinç kazandırmaktır.
İzmir, yangın sonrası harabe haline geldikten sonra yeniden imar edilmeye başlandı. Yangının yarattığı büyük tahribat ve şehrin yeniden ayağa kaldırılma süreci, İzmir’in hem yerel hem de uluslararası ticaretteki itibarını yeniden kazanması için büyük çabaların sarf edildiğini gösteriyor. Bu süreçte İzmir’in yeniden imarı ve ulusal bir sembol haline gelmesi, şehrin ruhunu yansıtan en önemli gelişmelerden biridir.
Arşivlerin Önemi ve Serginin Amacı
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Levent Yıldır, serginin açılışında arşivlerin tarihsel eleştiri gücünü artırmadaki önemine dikkat çekti. Walter Benjamin’in “Tarihsel mesafe, eleştiri gücümüzü artırır” sözüyle, tarihe bakış açımızın nasıl geliştiğine vurgu yaparak, geçmişin unutulmaması gerektiğini belirtti. Serginin küratörlerinden Nejat Yentürk de bu bilinci geleceğe taşımak için yıllarca süren arşiv çalışmaları yaptıklarını ifade etti.
Yanık Yurt sergisi, İzmir ve Batı Anadolu’daki yangınlara yeni bir bakış açısı getiriyor. Osmanlı ve Cumhuriyet arşivlerinden yararlanılarak hazırlanan bu sergi, ziyaretçilere yangınların arkasındaki gerçekleri ve bunların yerel halk üzerindeki etkilerini gözler önüne sermeyi amaçlıyor. Serginin bir diğer hedefi de yangınlarla ilgili henüz sorulmamış soruları gündeme getirerek, yeni araştırmaların önünü açmaktır.
Ücretsiz Ziyaret ve Gelecek Nesiller İçin Bir Miras
Yanık Yurt sergisi, 20 Haziran 2025’e kadar ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek. Sesli rehber desteği ve Türkçe ile İngilizce anlatımlarla desteklenen sergi, gelecek nesillerin bu önemli olayları öğrenmesi ve unutmaması için bir fırsat sunuyor. Büyük İzmir Yangını ve Batı Anadolu’daki yangınların geniş bir perspektifle ele alındığı bu sergi, geçmişi anlamak ve geleceği inşa etmek için önemli bir adım niteliğinde.