
Sivas’ta Eşsiz Bir Bıçak Ustası: Emre Göçeri
Sivas’ta yaşayan ve ürettiği bıçakların sağlamlığıyla Türkiye genelinde tanınan bıçak ustası Emre Göçeri, Topkapı Sarayı’nda bulunan tarihi kılıçlardan ilham alarak dünyada eşi benzeri olmayan bir bıçak tasarladı. Normal boyutlardaki Sivas bıçağının 3 katı büyüklüğünde olan bu özel bıçak için Göçeri, çeliğin üzerine el işçiliğiyle gravür işlemesi yaptı. Tasarım ve üretim süreci tam 7 ay sürdü; bıçağın kuruması için ise 22 yıl beklenen manda boynuzu kullanıldı. Görenlerin hayran kaldığı bu eşsiz eser için 50 bin TL teklif edildiğini belirten Göçeri, bıçağın fiyatını 70 bin TL olarak açıkladı.
100 Yıllık İşlemeler Kullanıldı
Topkapı Sarayı ziyaretinin ardından böyle bir bıçak yapma kararı aldığını ifade eden Emre Göçeri, “Bize birçok modelde bıçak üretme fırsatı doğdu, ancak Topkapı Sarayı’ndaki kılıcı inceledikten sonra çeliğe olan merakım arttı. Fatih Sultan Mehmet’in kılıcını inceledikten sonra dövme bir çelik yapmamız gerektiğini anladık. Bu dönemde kılıcın pek tutmayacağını düşündüm ve bir çakı yapmaya karar verdim. Dedemin 100 yıl önce yaptığı işlemeleri inceledim; eğer bu işlemeleri el kalemi ile gravür dökebilirsek muhteşem bir şey ortaya çıkar dedik ve bunu başardık.” dedi.
Göçeri, “Son zamanlarda makine gravür ürünleri piyasada yer alıyor. Makinaya yazılımı yapıyorsunuz, işlemeyi giriyorsunuz ve makine lazer ile işlemi yapıyor. Biz ise bunu lazer kalemler ile değil, el yazması eski oyma kalemlerle ve bal mumu ile adım adım işleyerek gerçekleştirdik. Bu süreçte Allah yardım etti ve başarılı olduk.” ifadelerini kullandı.
Minyatürleri Dahi 40 Günde Yapılıyor
Bıçağın tamamen el işçiliği ile üretildiğini vurgulayan Göçeri, “Sapında manda boynuzu kullandık. Bu manda boynuzunu 22 yıl boyunca beklettim. Yıllanmış manda olduğu için boynuzun üzerindeki damarlardan da aşikâr. Çeliği kadar manda da antika bir özellik taşıyor; ayrıca dişi manda boynuzunun kullanılması gerekiyor, erkek manda boynuzu uygun olmuyor. Gösterdiğimiz herkes bu eseri beğendi, ülkenin protokol kısmına da gösterdik ama ikincisini yerine koyabileceğimiz bir ürün olmadığı için hediye edemedik. Bunun minyatürlerini yapıyoruz, ancak bu ayrı bir durum. Şu ana kadar olumsuz bir eleştiri almadık.” dedi.
Göçeri, “Bazı insanlar bu projeyi abes bulabilir, ancak o gün o gece projeyi çizerken fiyatı da düşünmek zorundaydık. Bu projeyi başkalarının tabiriyle ‘delilik’ olarak nitelendirdim, çünkü bu gerçekten cesur bir tasarımdı. Ustalığımı yerinden öğrendim, bu yüzden ben de isterdim ki fiyatı 3 bin lira veya 5 bin lira olsun ama bizim ona biçtiğimiz rakam 70 bin lira. Sadece minyatürlerini yapmamız 40 günü buluyor. Yaklaşık 55 gün süren bir öğrenim sürecim oldu, Topkapı Sarayı’na iki kez daha gitmek zorunda kaldım. İlk ziyaretimde fotoğraf çekmeme izin verilmedi. Nihayetinde, bu projeyi hayata geçirmek için yaklaşık 7 ay süren bir çaba sarf ettim.” şeklinde konuştu.