Metin Arolat’ın Vefatı ve Şok Diyetlerin Sağlık Üzerindeki Etkileri

Metin Arolat’ın Vefatı ve Şok Diyetler Üzerine Düşünceler

Son günlerde, sahnede fenalaşarak 52 yaşında hayatını kaybeden sanatçı Metin Arolat’ın ani vefatı, hızlı kilo verme hayaliyle uygulanan şok diyetlerini yeniden gündeme getirdi. Medipol Bahçelievler Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ömer Alyan, aşırı kalori kısıtlamasına dayalı bu şok diyet programlarının, hızlı kilo kaybı amacıyla yaygın olarak tercih edildiğini belirtti.

Prof. Dr. Alyan, “Bu tür diyet programları kısa süreli kilo kaybında etkili olabilir. Sıkı bir gıda kısıtlaması ile 1-2 haftada yüzde 10-15 oranında kilo kaybı sağlanabilir. Ancak, bu uygulamaların kalp damar sistemi üzerindeki olumsuz etkileri, çeşitli deneysel çalışmalarda ortaya konmuştur” diye açıkladı.

Şok Diyetlerin Tehlikeleri

Prof. Dr. Alyan, şok diyetlerin beraberinde getirdiği riskleri şu şekilde sıraladı:

  • Total plazma volümünün azalması, kanın damarlardaki akışkanlığını olumsuz etkiler.
  • Anjiyotensin 2 ve fenilefrin gibi damarlarda spazm yaratan maddelerin artışına neden olabilir.
  • Sodyum, potasyum ve magnezyum gibi vücut için hayati öneme sahip tuzların azalması söz konusu olabilir.

Bu olumsuz etkilerin klinik yansımaları arasında kalp krizleri ve ciddi aritmiler de bulunmaktadır.

Şok Diyetlerden Uzak Durun

Aralıklı oruç ile sıkı diyet programlarının birbirinden farklı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Alyan, “Kalp fonksiyonları, kalori kısıtlamasının derecesine ve uygulanma süresine bağlı olarak çeşitli şekillerde etkilenir. Aslında aralıklı oruç, koroner arter hastalığı ve kalp yetmezliği gibi bilinen kalp rahatsızlığı olan bireylerde kardiyovasküler olayların önlenmesi amacıyla bir tedavi seçeneği olarak önerilmektedir. Bunun aksine, şok diyet programları kalp sağlığı için zararlıdır” dedi.

Prof. Dr. Alyan, kalp damar hastalığı, kalp yetmezliği ve aritmi geçmişi olan bireylerin, aşırı kalori kısıtlamasına dayalı şok diyet programlarından uzak durmalarını tavsiye etti.