Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda önemli katkıları olan, ilk başbakan ve ikinci cumhurbaşkanı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en yakın silah ve dava arkadaşı İsmet İnönü, doğumunun 140. yıl dönümünde Konak ilçesindeki doğduğu evde anıldı. Bu özel anma etkinliği, “İsmet İnönü Anı Evi ve Kitaplığı” adıyla yaşatılan evde gerçekleştirildi.
Etkinliğe İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, TBMM 26. Dönem Ankara Milletvekili ve İnönü Vakfı Başkan Yardımcısı olan İsmet İnönü’nün torunu Gülsün Bilgehan ile birçok kent yöneticisi katıldı.
“ONLARA LAYIK OLMALIYIZ”
Anma programında konuşan Başkan Tugay, “İsmet İnönü’nün şu anda cennette olduğunu düşünüyorum ve bize bıraktığı çok değerli ülke için ona teşekkür ediyoruz. Bizler bu çağın insanlarıyız, bu çağın yöneticileriyiz. Onlara layık olmalıyız. Onların verdiği mücadeleye yakışır bir mücadele içinde olmalıyız. Bu da bizim görevimiz. İsmet İnönü’yü saygıyla, minnetle ve özlemle anıyorum” dedi.
“DAHA FAZLA SAHİP ÇIKMAMIZ GEREKİYOR”
Başkan Tugay, anma programında yer almayı kendine bir görev saydığını belirterek, “Torunuyla beraber onun doğum gününde onu yad etmek hem görevimizdi hem de içimden gelen bir duyguydu. İsmet İnönü, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel taşlarından birini koyan ve bize çok büyük bir miras bırakan insanlardandır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en yakın silah arkadaşı, Kurtuluş Savaşı’nın kahraman komutanı ve Lozan’da ayrı bir destan yazan bir liderdir. Aynı zamanda, başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı dönemleriyle Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli figürlerinden biridir. İzmir için onur ve gurur kaynağıdır; çünkü İzmir’de doğmuş ve çocukluk ile gençlik yıllarını burada geçirmiştir. Ancak bu önemli gerçek ne yazık ki az bilinmektedir. Daha fazla sahip çıkmamız gerekiyor. İsmet İnönü’ye ait değerleri şehrimize daha fazla taşımalıyız” şeklinde konuştu.
“BAĞIMSIZLIK ROTASINDAN SAPMAYACAĞIZ”
“HEPİNİZ ATATÜRK VE İNÖNÜ’NÜN TORUNLARISINIZ”
Anma programında yer alan İsmet İnönü’nün torunu Gülsün Bilgehan da konuşma yaptı. Bilgehan, “İsmet İnönü’nün torunu olarak burada bulunuyorum ama hepiniz Atatürk’ün ve İnönü’nün torunlarısınız. İnönü şu anda Anıtkabir’de, en yakın silah ve dava arkadaşı Atatürk ile birlikte. Ama onu bugün doğduğu evde, en çok sevdiği şehirde, İzmir’in ev sahipleri Cemil Başkanım ve Nilüfer Başkanım ile birlikte anıyoruz. İnönü, hatıralarında bu evi ve İzmir’i ne kadar sevdiğini birçok kez dile getiriyor. İzmir’i hiçbir zaman unutmamış. Tahsil hayatı boyunca yaz aylarını bu evde geçirdiğini anlatıyor. Dayısının edebiyat meraklısı olduğunu ve bu evde kendini yetiştirdiğini ifade ediyor. Genç yaşlarda basımı olmayan kitapları İzmir’de okuduğunu belirtiyor. Geçtiğimiz aylarda, Çankaya Pembe Köşk’te İnönü’nün okuduğu kitaplardan oluşan 8 kitaplık bir sergi açtık. İnönü, yaptığı her şeyi Atatürk ile birlikte gerçekleştirdi. Atatürk’ün en güvendiği arkadaşıydı. Onun kaybından sonra, İkinci Dünya Savaşı’na Türkiye’yi sokmayan ve çok partili demokrasiye geçişi sağlayan demokrat bir insandı. Bu ev sizlere emanet. Büyüklerimizi tanımamız, bizlere ve çocuklarımıza güven veriyor. Doğruları ve tarihi onlara öğretmemiz gerekiyor. Ankara’daki Pembe Köşk kadar bu ev de bizim için çok değerli ve bu eve ilk evimiz diyebiliriz” ifadelerini kullandı.
