İngiltere’nin Kömürden Elektrik Üretiminde Yeni Bir Dönem
İngiltere’nin Nottinghamshire bölgesinde yer alan ve Uniper tarafından işletilen Ratcliffe-on-Soar elektrik santrali, bugün itibarıyla elektrik üretimini sonlandırıyor. Bu, 57 yıl boyunca faaliyet gösteren santralin kapanmasıyla birlikte, İngiltere’nin 142 yıllık kömürle elektrik üretimi döneminin de sona ermesi anlamına geliyor. İngiltere, elektrik sektöründe kömürü devreden çıkaran ilk G7 ülkesi olma unvanını kazanacak.
Uniper, santraldeki yaklaşık 100 çalışanını önümüzdeki iki yıl boyunca santralin kapatılması sürecinde istihdam etmeye devam edecek. Bunun yanı sıra, şirket, santraldeki diğer çalışanlarının farklı santrallerde çalışabilmeleri veya enerji sektöründeki diğer alanlarda iş bulabilmeleri için eğitim programları düzenlemeyi planlıyor.
1882’DEN BU YANA KÖMÜR
Londra merkezli uluslararası düşünce kuruluşu Ember‘in analizine göre, İngiltere’nin elektrik üretiminde 1882 yılından beri kullanılan kömürün payı, 2012’de yüzde 39’a, 2019’da ise yüzde 2’ye düşmüştü. İngiltere, 2015 yılında, 2025 itibarıyla kömürden elektrik üretimini sonlandıracağını duyurmuştu. Elektrik üretiminde kömürün payı azalırken, güneş ve rüzgar enerjisinin payı ise artış göstermiştir. Doğal gazdan elektrik üretimini sürdüren İngiltere, 2030 yılı itibarıyla tamamen karbonsuz bir elektrik üretim sistemi hedeflemektedir.
OECD ÜLKELERİNİN 3’TE BİRİ KÖMÜRSÜZ
Ember’in analizine göre, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkelerinde kömürün elektrik üretimindeki payı, 2007 yılında yüzde 36 ile zirveye ulaştıktan sonra, geçen yıl bu oran yüzde 17’ye kadar geriledi. Şu anda OECD ülkelerinin üçte biri, elektrik üretimlerinde kömür kullanmıyor. Bu ülkeler arasında kömürü hiç kullanmamış Kosta Rika, Estonya ve Litvanya bulunurken, kömür santrallerini kapatan İsviçre, Lüksemburg, Letonya, Belçika, İsveç, Avusturya, Portekiz, Norveç ve Slovakya da yer alıyor. İngiltere de 1 Ekim itibarıyla bu ülkeler arasına katılmış olacak.
“EKONOMİLER TEMİZ ENERJİ YÖNÜNDE DÖNÜYOR”
İngiltere Enerji Bakanı Michael Shanks, Ratcliffe-on-Soar santralinin kapanmasını “bir devrin sonu” olarak değerlendirdi. Ember Genel Müdürü Phil MacDonald, kirletici kaynakların sona ermesi gerektiğini vurgulayarak, yeni temiz enerji sisteminin inşası için uygun bir ortam sağlamanın önemine dikkat çekti. MacDonald, kömürün geçmişte endüstriyel büyüme için gerekli görüldüğünü belirterek, “Artık temiz enerji ekonomilere yön veriyor, bu durum sadece yüksek gelirli ülkelerde değil, tüm dünyada geçerli.” şeklinde ifade etti.
Uluslararası iklim değişikliği düşünce kuruluşu E3G’nin Kömürden Temiz Enerjiye Programı Politika Danışmanı Sean Rai-Roche, İngiltere’deki işçi sendikalarının santral çalışanları için adil bir geçiş süreci olacağı konusunda iyimser olduğunu belirtti. Rai-Roche, sendikalar ve santralin sahibinin birlikte çalışarak işçilerin benzer alanlarda iş bulabilmelerini sağladığını aktardı.
AVRUPA ÜLKELERİ DİKKATE ALMALI
Beyond Fossil Fuels (Fosil Yakıtların Ötesinde) Kampanyacısı Alexandru Mustata, İngiltere’nin son kömürlü termik santralini kapatmasının önemli bir zafer olduğunu vurguladı. İngiltere’nin elektrik üretiminde kömürün yerini daha sağlıklı, ucuz ve güvenilir yenilenebilir enerji kaynaklarının aldığını ifade eden Mustata, “Hala kömür yakan Avrupa ülkeleri bu durumu dikkate almalıdır. Kirleticilere karşı güçlü eylemler, sivil toplumun katılımı ve siyasi uzlaşı ile güvenli ve uygun fiyatlı yenilenebilir enerjiye dayalı bir enerji sistemine hızlı ve adil bir geçiş mümkündür.” görüşünü paylaştı.
E3G Kömürden Temiz Enerjiye Programı Kıdemli Araştırmacısı Öykü Şenlen, Türkiye’nin de kömürden çıkış stratejisi belirleyerek iklim konusunda liderlik gösterme fırsatına sahip olacağını ifade ederek, “Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin 31. Taraflar Konferansı’na resmi ev sahipliği teklifi, uluslararası hibe ve finansman fırsatlarını güvence altına alma konusundaki ilgisi göz önüne alındığında, kömürü nasıl aşamalı olarak kaldırmayı ve temiz enerji kaynaklarının payını nasıl artırmayı planladığını göstermesi kritik önemdedir.” değerlendirmesinde bulundu.
