Rus Uçağının Japon Hava Sahasını İhlali ve İki Ülke Arasındaki Gerginlik

Rus Uçağının Japon Hava Sahasını İhlali Üzerine Açıklamalar

Kabine Baş Sekreteri Hayaşi Yoşimasa, düzenlediği basın toplantısında, 23 Eylül tarihinde bir Rus uçağının Japon ulusal hava sahasını ihlal ettiği iddialarına dair önemli açıklamalarda bulundu. Hayaşi, Rusya’nın bu iddiaları reddetmesine tepki göstererek, “Rus tarafında Japonya’nın protestolarının ciddiye alındığı söylenemez. Bu durum son derece üzücü. Japonya, hava sahası ihlaline karşı tutumunu iletti ve bunun bir daha yaşanmaması için güçlü önlemler alınması çağrısında bulundu” ifadelerini kullandı.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ise, çevrim içi düzenlediği basın toplantısında, Moskova’nın 23 Eylül’de “IL-38” devriye uçağının Japon Denizi üzerinde uçtuğu iddiasını doğrulayamadığını belirtti. Zaharova, “Japonya, diplomatik kanallar aracılığıyla bu konuda bizi protesto etmeye çalıştı. Ancak Rusya olarak, geçerliliği doğrulanan hiçbir bilgimiz bulunmadığı için bu girişimi reddettik” şeklinde konuştu.

Zaharova, Rusya’nın “Tokyo’nun bu tür konuları siyasallaştırmasının ters etki oluşturacağına” dikkat çekerek, konunun ilgili kanallar üzerinden tartışılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Rusya’ya ait “IL-38” devriye uçağının, Hokkaido bölgesinin kuzeybatısındaki Rebun Adaları civarında Japon hava sahasını en fazla bir dakika süreyle 3 kez ihlal ettiğine dair iddialar gündeme geldi.

Hayaşi, geçen hafta yaptığı açıklamada, “Kara sularımızı ve hava sahamızı koruma konusundaki kararlılığımızla karşılık vereceğiz. Rusya’ya karşı çok sert bir protestoda bulunduk ve bu tür ihlallerin bir daha yaşanmaması gerektiğini talep ettik” şeklinde mesaj verdi. Japonya Savunma Bakanlığı, hava sahası ihlallerinin ardından Hava Öz Savunma Kuvvetleri (ASDF) uçağının uyarı niteliğinde işaret fişeği kullandığını duyurdu. Bu işaret fişeklerinin, Öz Savunma Kuvvetleri tarafından karşı önlem amacıyla fırlatıldığı belirtildi.

Ayrıca, hava sahası ihlalinin, Rusya ve Çin’in geçen ay Japon Denizi’nde başlattığı “Beibu/Interaction 2024” ortak deniz askeri tatbikatının hemen ardından gerçekleşmesi dikkat çekti. Bu durum, bölgedeki güvenlik dinamiklerini daha da karmaşık hale getiriyor.