Tugay’dan TCDD’ye Net Çağrı, ‘İZBAN’ı Bize Devredin, Parası Hazır!’

İzmir’in toplu taşıma sisteminin en stratejik hattı olan İZBAN, yıllardır süregelen bir yönetim kriziyle karşı karşıya. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) ve İzmir Büyükşehir Belediyesi‘nin yüzde 50-50 ortaklıkla işlettiği bu devasa sistem, pratikte bir “çift başlılık” yönetimi nedeniyle verimsiz ve sorunlu bir yapıya dönüşmüş durumda. Göreve geldiği günden bu yana bu sorunun üzerine giden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, katıldığı bir televizyon programında yaptığı sert açıklamalarla, krizi tüm detaylarıyla kamuoyuna anlattı ve TCDD’ye “Ya devredin ya da siz işletin” diyerek tarihin en net çağrısını yaptı.

Başkan Tugay’a göre, İZBAN’ın kuruluş protokolü iyi niyetle başlasa da, zamanla yükün tamamen belediyenin üzerine, yetkinin ise TCDD’ye kaldığı adaletsiz bir yapıya evrildi. Tugay, mevcut durumun sürdürülemez olduğunu ve hem belediye bütçesine hem de İzmirlilerin ulaşım kalitesine ciddi zararlar verdiğini vurguladı.

“90 Dakika” Krizinin Perde Arkası: Mali Dengesizlik ve Sosyal Politika

İzmirliler için büyük bir kolaylık olan 90 dakika içinde ücretsiz aktarma sisteminden İZBAN’ın çıkarılması kararı, krizin en somut yansımalarından biri oldu. Başkan Tugay, bu kararın keyfi olmadığını, TCDD ile yaşanan mali anlaşmazlığın bir sonucu olduğunu açıkladı. “90 dakikayı komple kaldırmıyoruz. Otobüslerde, metrolarda, vapurlarda, tramvaylarda bu uygulama devam edecek. Ancak İZBAN bağlantısı ile ilgili bir adaletsizlik var” diyerek konuyu netleştirdi.

Tugay’a göre, sorun TCDD’nin mali yükü paylaşmaktan kaçınmasından kaynaklanıyor: “İZBAN, ‘ben bunun yükünü TCDD’ye yüklemem, büyükşehir üstlenecek’ dedi. Burada adaletli olan, eğer İZBAN 90 dakika ile ilgili bir yük alacaksa, bunu yüzde 50-50 ortaklık oranında dağıtarak yapmasıdır.” Tugay, sistemin tüm yükünün belediyenin üzerine bırakıldığını ve bu durumun belediye bütçesini olumsuz etkilediğini vurguladı. “TCDD’yi sırtımızda taşıyoruz. Kullandığımız bütçeyi başka bir toplu taşıma sisteminde kullansak çok daha verimli olacak” sözleriyle, bu mali adaletsizliğin İzmir’in diğer ulaşım yatırımlarını da engellediğini belirtti.

Sefer Gecikmelerinin Asıl Sorumlusu Kim?

Her gün İZBAN’ı kullanan yüz binlerce İzmirli’nin en büyük şikayeti olan seferlerdeki gecikmeler ve aksaklıklar konusunda da Başkan Tugay, çok net bir tespitte bulundu. Sorunun kaynağının belediye veya İZBAN A.Ş.’nin işletme kusurlarından ziyade, doğrudan hattın sahibi olan TCDD olduğunu belirterek, “Gecikmelerin sebebi yüzde 90 TCDD kaynaklıdır,” dedi.

Bu gecikmelerin temel nedeni olarak, TCDD’nin aynı rayları kendi yük trenleri ve şehirlerarası yolcu seferleri için de kullanması ve bu seferlere öncelik tanımasını gösterdi. Bu durum, İZBAN trenlerinin sık sık beklemek zorunda kalmasına ve sefer tarifelerinin altüst olmasına neden oluyor. Ayrıca, rayların bakımı ve sinyalizasyon sisteminin modernizasyonu gibi kritik altyapı işlerinin de TCDD’nin sorumluluğunda olduğunu ve gereken adımların atılmadığını belirten Tugay, göreve gelmeden üç ay önce, rayların kullanımı ile ilgili belediyeden alınan bedele yüzde 300 zam yapıldığını söyledi. “Belediyenin iyi niyetinin suistimal edildiğini düşünüyorum. Bunlar İzmir halkına büyük haksızlık,” ifadelerini kullandı.

Masadaki “Ya Devredin Ya da Siz İşletin” Teklifi

Yaşanan bu sorunlar yumağını çözmek için artık bıçağın kemiğe dayandığını belirten Başkan Cemil Tugay, TCDD’ye ve Ulaştırma Bakanlığı’na sorunu kökünden çözecek iki maddelik net bir teklif sundu. Amacının kavga etmek değil, İzmir halkına en iyi hizmeti sunmak olduğunu vurgulayan Tugay, “çift başlılık” sorununu ortadan kaldıracak yol haritasını şöyle çizdi:

Birinci Teklif: “İZBAN’ın sadece belediyeye ait bir hat olmasını istiyoruz. Bütün yetkiyi ve hisseleri bize devredin! Bu hattın en iyi biçimde çalışması en büyük amacımız. Bize devredilirse hem parasını ödemeye hem de gereken tüm iyileştirmeleri yapmaya hazırız.” Bu teklif, belediyenin hattın tüm sorumluluğunu ve maliyetini üstlenmeye hazır olduğunu gösteren cesur bir adım olarak değerlendirildi.

İkinci Teklif: Eğer ilk teklif kabul görmezse, çözüm odaklı ikinci bir alternatif sunan Tugay, “Eğer kabul etmiyorsanız, o zaman biz size devredelim ve hattı tamamen siz işletin,” diyerek, asıl meselenin sahiplik değil, verimli ve tek elden yönetim olduğunu ortaya koydu. Bu çağrı, İZBAN’ın geleceği için topu net bir şekilde Ankara’ya attı.

Ankara’nın Sessizliği: İki Ayın Özeti

Başkan Cemil Tugay, bu sorunları çözmek amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile bir görüşme gerçekleştirdiğini de açıkladı. Bakan Uraloğlu’nun konuya iyi niyetle yaklaştığını ve teknik bir inceleme yapılması gerektiğini söylediğini aktaran Tugay, ancak bu görüşmenin üzerinden iki ay geçmesine rağmen somut hiçbir ilerleme kaydedilmediğini belirtti.

Bu yavaşlıktan duyduğu rahatsızlığı dile getiren Tugay, eleştiri oklarını doğrudan TCDD yönetimine çevirdi: “TCDD galiba bu konuya olması gerektiği kadar eğilmiyor.” Mevcut durumun bu şekilde devam edemeyeceği uyarısında bulunan Başkan, “Bu böyle kalamaz. İleride bunun daha büyük olumsuz sonuçları olacak. Biz bir olumsuzluk çıkarmayız ancak bu şekilde giderse sorun çıkacak,” diyerek, sorunun çözülmemesi halinde krizin daha da derinleşebileceği sinyalini verdi. İzmir’in ulaşımının kalbindeki bu kritik düğümün nasıl çözüleceği, önümüzdeki günlerde Ankara ile İzmir arasında yürütülecek diyaloğun seyrine bağlı olacak.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın