Akademik Özgürlükler ve Üniversite Yapısındaki Sorunlar

Academik Özgürlükler ve Bilimsel Araştırmalar

Türk Tabipleri Birliği Uzmanlık Dernekleri Eşgüdüm Kurulu (TTB UDEK) ve İstanbul Tabip Odası’nın (İTO) 18 Mayıs 2024 günü düzenlediği Üniversite Sempozyumu’nun sonuç bildirgesi yayımlandı. Sempozyumda yapılan tartışmaların ışığında üniversite, tıp eğitimi ve tıp/sağlık hizmeti alanı kapsamında şu vurgular öne çıkmıştır:

  • 2012 YILINDAN SONRA DAHA DA BELİRGİNLEŞMİŞTİR: Bilim insanının herhangi bir baskı altında kalmamasını güvence altına alan; üniversite bağlamında akademik (bilimsel), yönetsel ve mali boyutları olan akademik özgürlük, tüm dünyada otoriterleşen siyasal iktidarlar ve kâr amacıyla bilgiyi metalaştıran sermaye grupları tarafından tehdit altındadır.
  • Ülke genelinde doktora öğrenci sayısında, Ar-Ge proje sayısı ile proje bütçelerinde ve uluslararası yayın işbirliğinde yıllar içerisinde beklenen iyileşmenin aksine bazı vakıf üniversiteleri başta olmak üzere genel olarak kötüleşmenin yaşandığı görülmektedir.

Üniversite Yapısındaki Sorunlar ve Eşitsizlikler

Türkiye’de üniversite sayısında ölçüsüz bir artış yaşanmaktadır. Tıp fakültesi sayısı bakımında ulaşılan ölçüsüzlük, ülkemizi nüfus başına düşen tıp fakültesi sayısının en yüksek olduğu ülke konumuna getirirken, tıp fakülteleri arasında eğitimin niteliği, eğitici insan gücü ve altyapı açısından eşitsizliklere neden olmuştur.

  • Üniversitelerin kütüphane zenginliği ve nitelikli akademik üretim yönünden kabul edilemeyecek bir kutuplaşma içerisinde olduğunu göstermektedir.
  • Tıp eğitiminin temel bilim alanında istihdam edilen öğretim elemanı sayısı yıllar içerisinde artan öğrenci sayısıyla kıyaslandığında çok yetersizdir.

Bu ilginç paradoks, sertifikasyon programları ve uluslararası öğrenci sayısındaki artışı yaratan temel motivasyonunun, niteliği göz ardı eden bir çeşit eğitim turizmi olabileceğini düşündürmektedir.