
Bangladeş’teki Protestolar ve Can Kaybı
Bangladeş’te, 1971 yılında gerçekleşen Bağımsızlık Savaşı’na katılanların ailelerine kamu sektöründe kontenjan ayrılmasına yönelik olarak 16 Temmuz’da başlayan protestolar, giderek büyüyen bir kriz halini aldı. Yerel basında yayımlanan haberlere göre, bu protestolar sırasında yaşanan can kaybı sayısının 151’e ulaştığı bildirildi. Protestoların şiddet içeren eylemlerle dolu bir döneme girmesi, otoritelere de geri adım attırdı.
Bangladeş Yüksek Mahkemesi, şiddet olaylarının ardından, kamu sektöründeki kontenjanların çoğunu iptal ederek, pozisyonların yüzde 93’ünün liyakat esasına dayalı olarak alınmasına karar verdi. Protestoları organize eden Ayrımcılığa Karşı Öğrenciler grubunun sözcüsü, “Yüksek Mahkeme kararını memnuniyetle karşılıyoruz. Ancak hükümet, taleplerimizi yansıtan bir karar yayınlayana kadar protestolarımıza son vermeyeceğiz” şeklinde bir açıklama yaptı.
Geçtiğimiz ay, 2018 yılında kaldırılan kontenjan sisteminin yeniden uygulanmasına karar veren Yüksek Mahkeme, kamu sektöründeki pozisyonlara yönelik yeni düzenlemeler getirdi. Bangladeş Başsavcısı Amin Uddin, yaptığı açıklamada, kamu sektöründeki pozisyonların yüzde 5’inin Bağımsızlık Savaşı’na katılanların çocuklarına ve yüzde 2’sinin ise diğer gruplara tahsis edilmeye devam edeceğini belirtti. Bu durum, toplumda adalet ve eşitlik arayışını daha da derinleştirirken, protestoların nedenini ve halkın tepkisini anlamak açısından önemli bir gösterge oldu.