Bangladeş’teki Protestolar ve Sokağa Çıkma Yasağı

Bangladeş’teki Protestolar ve Talepler

Bangladeş’teki protestocu öğrenciler, gösteriler sırasında yaşanan ölümlerden sorumlu kişilerin yargılanması ve Başbakan Şeyh Hasina Vecid‘in özür dilemesini içeren toplam dokuz maddelik talep listesinin karşılanması şartıyla eylemlerine devam edeceklerini duyurdular. Prothom Alo gazetesi, “kamuda kontenjan kararı” protestolarında hayatını kaybedenlerin sayısının 204’e çıktığını aktardı.

Bangladeş İçişleri Bakanı Asaduzzaman Khan Kamal, ülke genelinde 19 Temmuz gecesi itibarıyla yürürlüğe giren sokağa çıkma yasasının, Dakka ve diğer üç şehirde 28 Temmuz’a kadar uzatıldığını bildirdi. Yasağın, çalışma saatleri dışında geçerli olacağını belirten Kamal, diğer şehirlerdeki sokağa çıkma yasaklarının ise o bölgelerdeki yetkililer tarafından belirleneceğini ifade etti. Bakan Kamal, protestolar nedeniyle polis tarafından ülke genelinde 5,500’den fazla kişinin tutuklandığını açıkladı ve bu sayının artmasını beklediklerini vurguladı.

Protestoların Arka Planı

NE OLMUŞTU? Bangladeş’te 1971 yılında gerçekleştirilen Bağımsızlık Savaşı’nda görev alan kişilerin çocuklarına yönelik kamu sektöründe kontenjan ayrılması kararı, geniş çaplı protestoları tetiklemişti. 16 Temmuz’da, Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina Vecid liderliğindeki Avami Birliği Partisi ile bu partinin öğrenci kanadı olan Bangladeş Öğrenciler Birliği üyeleri, polisin üniversite kampüslerinde öğrencilere yönelik saldırıları ve müdahaleleri sonucunda protestolar daha da yoğunlaşmıştı.

Bangladeş Yüksek Mahkemesi, 21 Temmuz’da, Bağımsızlık Savaşı’na katılanların ailelerine ayrılacak kontenjanı yüzde 30’dan yüzde 5’e düşürerek, toplam kontenjanın yüzde 2’sinin etnik azınlıklar ve engelli bireylere, yüzde 93’ünün ise liyakate dayalı olarak tahsis edilmesine karar vermişti. Bangladeş Adalet Bakanı Enesul Hak, gerginliğin azalmasıyla birlikte protestolar nedeniyle uygulanan sokağa çıkma yasasının kademeli olarak kaldırılacağını belirtmiş, sonrasında ülkede bazı iş yerleri ve resmi kurumlar kısıtlı hizmet vermeye başlamıştı.