Boeing’in yeni CST-100 Starliner uzay aracını test eden iki NASA astronotu, yaşadıkları teknik sorunlar nedeniyle Dünya’dan 400 km yukarıda, Uluslararası Uzay İstasyonu‘nda (ISS) mahsur kaldı. Astronotlar Suni Williams ve Butch Wilmore, Boeing Starliner kapsülünün 5 Haziran’da Florida Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu’ndan fırlatılmasının ardından 13 Haziran’da Dünya’ya dönmeyi planlıyordu.
Astronotlar, Starliner’ın yaşadığı teknik sorunlar nedeniyle ISS’de beklemek zorunda kaldı. 5 Haziran’daki fırlatma öncesi ve sonrasında çeşitli sorunlarla karşılaşıldı. Bir önceki fırlatma denemesi, 1 Haziran’da yer kontrol bilgisayarının performans sorunu nedeniyle son anda iptal edilmişti.
Detaylar ve Durum
- 25 saat süren Uluslararası Uzay İstasyonu yolculuğu sırasında, uzay aracı birkaç helyum sızıntısı ve arızalı bir itici roketle karşılaştı.
- ISS’e varış sırasında iticilerin dördü arızalandı ve geminin varışı gecikti.
- Boeing sözcüsüne göre, arızalanan iticilerin çoğu düzeldi ve dönüş misyonu için sorun teşkil etmiyor.
Mahsur Kalan Astronotlar
Sunita “Suni” Williams, 1998 yılında NASA’ya katılan bir Amerikan astronot ve ABD Donanma subayı. Williams, ilk uzay uçuşunu 2006 yılında Uzay Mekiği Discovery (STS-116) ile gerçekleştirdi ve ISS’deki elektrik üreten güneş paneli sistemlerini hizmete soktu. Mayıs 2012’deki ikinci görevi, ISS’de yeni bir mikro uydu yerleştirme sistemini test etmeyi içeriyordu.
Barry “Butch” Wilmore, Kasım 2009’da Uzay Mekiği Atlantis ile ISS’e yedek parça teslim etmek için uçtu ve 2014-2015 yılları arasında ISS’in komutanı olarak görev yaptı.
Boeing ve NASA’nın Durumu
NASA ve Boeing, astronotların ISS’de geçirdikleri ekstra zamanı, Starliner’ın yaşadığı sorunları daha fazla değerlendirmek için kullanıyor. Starliner ISS’de 45 gün, yedek sistemi kullanarak ise en fazla 72 gün kalabilir.
NASA, dönüş için Temmuz ayı başlarını hedeflediklerini belirtti. NASA’nın Ticari Mürettebat Programı yöneticisi Steve Stich, “Verilerin kararlarımızı yönlendirmesine izin veriyoruz ve sorunları dikkatlice değerlendiriyoruz.”
