İngiltere devletine ait ancak kamu tarafından fonlanmayan Channel 4, 2000’li yılların başında çeşitli belgesellerin yayınlandığı bir televizyon kanalıydı. Kanalın en tartışmalı içeriklerinden biri Boys Alone (Oğlanlar Yalnız Başına) programıydı. Bu programda, yaşları 11 ile 12 arasında değişen on erkek çocuk, beş günlüğüne muhteşem bir Londra’nın dışındaki bir bağ evinde yalnız bırakıldılar.
Çocuklar için oyuncaklar, boyalar, kitaplar ve bol miktarda yiyecek sağlanmış olsa da, hiçbiri birbirini tanımıyordu ve hiçbir yetişkin de bulunmuyordu. Bu deney, izleyiciler arasında büyük tartışmalara yol açtı ve çocukların davranışları beklenmedik sonuçlara sebep oldu.
Kaos ve Kargaşa: Gerçek Yüz Ortaya Çıktı
- Erkeklerin Deneyi: Erkek çocuklar hızla gruplara ayrıldılar ve evdeki eşyaları tahrip etmeye başladılar. Yiyecek olarak genellikle mısır gevreği ve gazlı içecekler tüketen çocuklar arasında çatışmalar yaşandı ve hatta bir çocuk bahçede sandalyeye bağlandı.
- Kızların Deneyi: Kızlar arasında da kaos uzun sürmedi. Bazı kızlar temizlik ve yemek yapma görevlerini üstlense de, genel olarak ortamda kargaşa hakimdi.
Belgesel, evdeki izleyiciler için ilginç bir seyirlik olsa da, çocukların bu deneyde yer almasının ahlaki açıdan doğru olup olmadığı konusunda toplumda ciddi tartışmalar başlamıştı.
Annenin Pişmanlığı
Channel 4, daha sonra benzer bir program yapmak istediğinde, Mirror gazetesine konuşan bir annenin ifadeleri dikkat çekti. Çocuğunun önceki deneyde yer almasına izin verdiği için pişman olan Ruth Lewis, “O program korkunçtu. Eğer tekrar zamanım olsaydı, çocuğumun bu deneyde yer almasına izin vermezdim.” şeklinde konuştu.
O dönemde 19 yaşında olan Sam isimli çocuk ise deneyi şu sözlerle anlattı: “Her çocuk bu fırsata evet der ama bu doğru bir şey olduğu anlamına gelmez. Evdeki kargaşa beni annemi özlemem konusunda bile şaşırttı. Evdeki çatışmalar beni olumsuz etkiledi ve hatta biraz holigana dönüştüm.”
