
Shadow AI Nedir?
Shadow AI, bir organizasyonun bilgi teknolojileri (BT) departmanının bilgisi veya onayı olmadan çalışanların veya ekiplerin kullandığı yapay zeka araçlarını ifade eder. Bu kavram, Shadow IT teriminden türetilmiştir ve kontrolsüz teknoloji kullanımının yaratabileceği risklere dikkat çeker. Günümüzde yapay zeka uygulamalarının yaygınlaşmasıyla birlikte, Shadow AI kullanımı da artmaktadır. Ancak bu durum, beraberinde birçok sorunu getirmektedir.
Shadow AI’in Riskleri
Shadow AI’in temel özellikleri arasında, resmi onay olmadan kullanımı, veri güvenliği riskleri, uyumluluk sorunları ve yanlış çıktılar üretme potansiyeli bulunmaktadır. Özellikle hassas bilgilerin onaylanmamış yapay zeka platformlarına yüklenmesi, şirketlerin veri ihlali riskini artırmaktadır. Bu nedenle, organizasyonların Shadow AI kullanımıyla ilgili ciddi önlemler almaları gerekmektedir.
Veri Güvenliği ve Yapay Zeka
Kaspersky Türkiye Genel Müdürü İlkem Özar, yapay zeka tabanlı çözümlerin sağladığı hız ve verimlilik avantajlarının yanı sıra, veri güvenliği ve tarafsızlık konusundaki risklere de dikkat çekmektedir. Özar, şirket çalışanlarını, yapay zekayı kullanırken paylaşabilecekleri hassas bilgilere karşı uyarmakta ve kurumsal kullanıcılara güvenilir platformları tercih etmeleri yönünde önerilerde bulunmaktadır.
Yapay Zeka ve Tarafsızlık Sorunu
Yapay zeka sistemleri, eğitim aldıkları veri setlerine bağlı olarak çalışmaktadır. Özar, “Aynı soruyu farklı yapay zeka modellerine sorduğunuzda, birbirinden tamamen farklı yanıtlar alabilirsiniz.” diyerek, bu durumun yapay zekanın bir bilgi kaynağı olarak nasıl kullanılacağına dair büyük soru işaretleri yarattığını vurgulamaktadır. Özellikle, Çin merkezli ve Batı kaynaklı yapay zeka modellerinin aynı konuya farklı açılardan yaklaşmasının, veri güvenliği açısından önemli riskler taşıdığını belirtmektedir.
Yanlış Veri Kullanımının Sonuçları
Bazı yapay zeka modelleri, internette herkesin erişebileceği veri setleri ile eğitilmektedir. Ancak bu durum, doğruluğu teyit edilmemiş veya yanıltıcı bilgilerin bulunma olasılığını artırmaktadır. Bu da yapay zekanın hatalı veya ön yargılı sonuçlar üretmesine neden olabilir. Dolayısıyla, yapay zekanın eğitim sürecinde kullanılan veri kalitesi büyük önem taşımaktadır.
Shadow AI Riskine Karşı Alınabilecek Önlemler
Shadow AI riskine karşı alınması gereken önlemler oldukça çeşitlidir. Klasik güvenlik çözümleri, günümüzde yetersiz kalabilmektedir. Özar, “Geleneksel antivirüs çözümleri yetersiz kalabiliyor. Çünkü antivirüs sistemleri, daha önce karşılaşılmış tehditleri tespit edebiliyor.” diyerek, yeni tehditlere karşı yapay zeka tabanlı gelişmiş güvenlik çözümlerinin devreye girmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Siber Güvenlik Politikalarının Güncellenmesi
Şirketlerin siber güvenlik politikalarını sürekli güncellemeleri gerekmektedir. Yapay zeka tabanlı tehditlere karşı daha hızlı ve etkin yanıt verebilecek sistemlerin kullanılması önemlidir. Şirket ve kurumların, yapay zeka teknolojilerini iş süreçlerinde kullanmadan önce risk değerlendirmesi yapmaları gerektiğini belirtmektedir. Bu değerlendirme, günlük iş rutinindeki hangi süreçlerin yapay zeka araçlarıyla otomatikleştirilebileceğini ve bunun ek riskler yaratmadan nasıl gerçekleştirileceğini anlamaya yardımcı olacaktır.
Kontrol ve İzlenebilirlik Sağlamak
Kontrol ve izlenebilirlik de oldukça önemlidir. İşletmeler, yapay zeka dil modeli (LLM) hizmetlerini düzensiz kullanmaktan çıkararak, merkezi bir yaklaşıma geçebilirler. Bu süreçte, mesajlardaki potansiyel kişisel verileri izlemeye yönelik güvenlik mekanizmaları ve denetim uygulamaları hayata geçirilmelidir. İşletmeler, hangi verilerin işlenebileceğini ve hizmet sağlayıcının politikalarını anlamaya dayanarak çalışanlarını yapay zeka araçlarının kabul edilebilir kullanımı hakkında eğitmelidir.
Sonuç Olarak
Yapay zeka teknolojilerinin kullanımı, birçok fırsatı beraberinde getirirken, aynı zamanda önemli riskleri de gündeme getirmektedir. Shadow AI ile ilgili alınacak önlemler, organizasyonların veri güvenliğini sağlamak adına kritik bir öneme sahiptir. Dolayısıyla, şirketlerin bu konuda bilinçli ve proaktif bir yaklaşım sergilemeleri gerekmektedir.