Medikal Estetik Uygulamaları: Yeni Yönetmelik ve Etkileri
Son günlerde, medikal estetik uygulamaları ile ilgili gündeme gelen değişiklikler, sağlık camiasında büyük bir tartışma yaratmıştır. 7 Ocak’ta yayımlanan “Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”, estetik amaçlı uygulamaların kapsamını genişletmiştir. Bu yönetmelikle birlikte, yalnızca dermatologlar, plastik cerrahlar ve medikal estetik sertifikasına sahip hekimler değil, diğer branşlardaki hekimler de medikal estetik müdahale yapma yetkisine sahip olmuştur. Bu durum, sağlık uzmanları arasında ciddi bir tartışma başlatmıştır.
Yönetmeliğin Getirdiği Yenilikler
Yeni yönetmelik, estetik uygulamalarını gerçekleştirebilecek hekimlerin kapsamını genişletmesiyle dikkat çekmektedir. Artık, çeşitli branşlardan hekimler, bakanlığın verdiği sertifikayı alarak medikal estetik müdahalelerde bulunabilecekler. Ancak, Türk Dermatoloji Derneği ve diğer sağlık kuruluşları, bu durumun sağlık sistemine olası olumsuz etkilerini vurgulamaktadır.
Dermatologların Endişeleri
Dermatologlar, yeni yönetmeliğin getirdiği değişikliklerin, alanlarının itibarsızlaşmasına neden olabileceğinden endişe duymaktadır. Dernek üyeleri, “Bütün kozmetik işlemler deriye yapılıyor. Derinizi dermatologlara emanet ediniz” diyerek, uzmanlık alanlarının değerinin düşeceğinden korktuklarını ifade etmektedirler. Bu durum, özellikle deri kanseri gibi ciddi hastalıkların tanı ve tedavisinde sorunlar yaratabilir.
Hekim Sayısındaki Düşüş
Yeni yönetmelik, branş ayrımı yapılmaksızın tüm hekimlere estetik işlemler yapma yetkisi verilmesinin, hekimlerin özel sektöre yönelmesine ve kamuda çalışan hekim sayısının ciddi anlamda azalmasına neden olabileceğini ortaya koymaktadır. Bu durum, sağlık sisteminin kalitesini tehdit eden bir faktör olarak değerlendirilmektedir.
Halk Sağlığına Etkileri
Medikal estetik uygulamaların farklı branşlara da yayılması, halk sağlığını tehdit etmekte ve kontrolsüz uygulamalara kapı aralamaktadır. Dermatologlar, bu durumun eğitim ve donanım eksikliği olan hekimlerin estetik uygulamalara yönelmesine sebep olabileceğini belirtmektedir. Bu, komplikasyonların artmasına ve sağlık sorunlarının derinleşmesine yol açabilir.
Alternatif Arayışlar ve Eğitim
Dermatologlar, medikal estetik uygulamalarının kontrol altına alınması ve komplikasyonların en aza indirilmesi için yeterli sayıda eğitilmiş hekim bulunduğunu savunmaktadır. Kozmetik uygulamaların toplumda kontrolsüz bir şekilde artış göstermesi, sağlık otoritelerini harekete geçirmelidir. Eğitimi ve donanımı olan hekimlerin bu alanda uzmanlaşması, halk sağlığını koruma adına büyük önem taşımaktadır.
Meslektaşlara Yönelik Sorular
Dermatologlar, diğer branşlardaki hekimlere şu soruları yöneltmektedir:
- Gözlük yazma yetkisi tüm hekimlere verilse ne hissedersiniz?
- Sünnet yapma yetkisi tüm hekimlere açılsa ne düşünürsünüz?
- Doğum yaptırma yetkisi tüm hekimlere verilse bu doğru olur mu?
- Diş çekimi ve diş dolgu yapma yetkisi tüm hekimlere verilse ne hissedersiniz?
Bu sorular, meslektaşlarının uzmanlık alanlarının değerini koruma adına duyduğu kaygıyı ortaya koymaktadır. Sonuç olarak, medikal estetik uygulamalarında uzmanlık ve eğitim önemlidir. Bu alanda yeterli bilgi ve donanıma sahip hekimler, hastaların sağlık ve güvenliği açısından büyük bir rol oynamaktadır.
Sonuç Olarak
Medikal estetik uygulamalarına yönelik yeni yönetmelik, sağlık camiasında büyük tartışmalara yol açmıştır. Dermatologlar, bu durumun halk sağlığını tehdit edebileceğini vurgulayarak, uzmanlık ve eğitim konusundaki önemine dikkat çekmektedirler. Sağlık sisteminin kalitesinin korunması için, medikal estetik uygulamalarında yetkin hekimlerin rolü tartışmasızdır.
