
ÇEDES Projesi ve Eğitimdeki Laiklik Krizi
Son zamanlarda, Türkiye’de eğitim sistemine yönelik tartışmalar, özellikle ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım ve Değerlerime Sahip Çıkıyorum) projesi etrafında yoğunlaşmaktadır. Bu proje, birçok eğitimci ve veli tarafından laiklik ve bilimsel eğitim ilkelerine aykırı olarak değerlendirilmektedir. Eğitim-İş İzmir Şubesi’nin düzenlediği eylemde de bu durum net bir şekilde ifade edilmiştir.
ÇEDES Projesinin Amacı ve Eleştirileri
ÇEDES projesinin temel amacı, eğitim kurumlarında din ve değerler eğitiminin güçlendirilmesidir. Ancak, bu durum birçok kişi tarafından eğitimde gericileşme olarak nitelendirilmekte ve eğitim sisteminden bağımsız bir şekilde yürütülmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, bu projenin siyasi iktidarın nesil yetiştirme projesi olduğunu belirtmiştir. Proje çerçevesinde, okullarda imam, hatip ve diğer din görevlilerinin görevlendirilmesi, öğretmenlerin eğitimdeki rolünü sorgulatmaktadır.
Laik Eğitim İlkesi
Laik eğitim, bireyin kendi inançları doğrultusunda eğitim alabilmesi için gerekli bir temeldir. ÇEDES projesi, dinin eğitim sistemine zorla entegre edilmesi ile Anayasa’ya aykırı bir uygulamaya dönüşmektedir. Eğitim-İş, bu durumun eğitimdeki laiklik ilkesini tehdit ettiğini ve çocukların geleceğini kararttığını vurgulamaktadır.
Çocukların Geleceği İçin Tehlike
ÇEDES projesinin çocuklar üzerindeki etkileri son derece olumsuzdur. Eğitim-İş, bu projeyi pedagojik cinayet olarak tanımlamakta ve bunun çocukların aklını ve vicdanını özgürleştiren bir süreç olmasını engellediğini belirtmektedir. Eğitim sisteminin, din üzerinden şekillendirilmesi, çocukların bilimsel ve çağdaş bir eğitim almasının önünde büyük bir engel teşkil etmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın Tutumu
Milli Eğitim Bakanlığı’nın, özel eğitim öğrencileri için gereken destek eğitim odalarını kurmakta gecikmesi ve temizlik görevlilerinin maaşlarını ödeyememesi, önceliklerinin ne olduğunu açıkça göstermektedir. Okullara imam atanması tartışmaları sürerken, eğitimdeki nitelik kaybı da göz ardı edilmemelidir. Eğitim-İş, bu durumu eleştirerek, eğitim sisteminin laik ve bilimsel esaslara dayanması gerektiğini savunmaktadır.
Toplumsal Tepkiler ve Eylemler
Eğitim-İş ve diğer sivil toplum kuruluşları, ÇEDES projesine karşı çeşitli eylemler düzenleyerek toplumsal farkındalığı artırmaya çalışmaktadır. Bu eylemler, ÇEDES projesinin geri çekilmesi ve laik eğitimin korunması için bir çağrı niteliği taşımaktadır. Eğitimciler, veliler ve öğrenciler, bu projeye karşı birlikte hareket ederek, çocukların eğitim haklarını savunmaktadır.
Gelecek İçin Birlikte Mücadele
Laik ve bilimsel eğitim anlayışının korunması için herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerekmektedir. Eğitim-İş, tüm eğitim emekçilerini ve velileri, ÇEDES projesine karşı ortak bir mücadele vermeye davet etmektedir. Bu mücadele, çocuklarımızın geleceğini güvence altına almak için son derece önemlidir. Eğitim, hiçbir siyasi ideolojinin aracı olmamalıdır ve çocuklarımızın çağdaş bir eğitim alması için mücadele etmeliyiz.
Sonuç
ÇEDES projesi, Türkiye’de eğitim sisteminin geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Laiklik ilkesinin korunması ve bilimsel eğitimin ön planda tutulması için, toplumsal bir bilinç oluşturmak ve bu bilinçle hareket etmek gerekmektedir. Eğitim-İş ve diğer sivil toplum kuruluşlarının çabaları, bu mücadelede önemli bir yer tutmaktadır. Herkesin bu mücadeleye katılması, çocuklarımızın geleceği için elzemdir.