Hamamböceklerinin Tarihçesi ve Küresel Dağılımı

Hamamböceklerinin Uzun Tarihi ve Küresel Dağılımı

Hamamböceğinin günümüzdeki küresel hakimiyetine dair bir hipotez, süperkıtaların parçalanmasıyla başladığını öne sürüyor. İnsanları bir arada tutan tek bir şey varsa, o da hamamböceği içeren her şeye karşı duyulan tiksinti olabilir. Ancak bu küçük yaratıklar, biraz saygıyı hak ediyorlar. Görünüşe göre, o kadar uzun zamandır bu dünyadalar ki, yayılmak için kanat açmalarına bile gerek kalmamış; sadece bulundukları yerde durup, kıtaların kaymasını beklemişler.

Hamamböcekleri En Az 125 Milyon Yıldır Gezegenimizde!

Populer Science Türkçe’nin aktardığına göre, fosil kayıtlarına bakıldığında, günümüzdeki hamamböceklerinin atalarının son 125 ila 140 milyon yıldır gezegen yüzeyinde dolaştığına dair kesin kanıtlar mevcut. Hamamböceği benzeri böceklerin 300 milyon yıl kadar geriye gittiğini gösteren çok sayıda bulgu bulunmakta. Ancak bu türlerin hiçbiri, öldüklerinde genital yapılarını gösterecek kadar nazik değilmiş. Bu durum, araştırmacıların Blattodea takımını diğer türlerden ayırmada anahtar bir özellikten mahrum kalmasına neden olmuş.

Dolayısıyla, modern hamamböceklerinin son ortak atasını nerede bulabileceğimiz sorusu sıkça tartışılan bir konu olmuştur. Bir araştırma takımı, yaşayan 119 hamam böceği türünü temsil eden örnekler kullanarak, günümüzdeki popülasyonların ne kadar uzun süredir evrimleştiğini tahmin etmeye çalışmış. 2018 yılında yayımlanan çalışmanın baş yazarı Thomas Bourguignon, Japonya’daki Okinawa Bilim ve Teknoloji Enstitüsü’nde görev yapıyor. Bourguignon, “Ulaştığımız sonuçlar, günümüze kadar gelen hamam böceği familyalarının yaklaşık 180 milyon yıl boyunca evrimleştiğini gösteriyor,” diyor.

Bu bulgulara göre, bilim insanları günümüzdeki hamamböceklerinin (4.500’den fazla tür) büyük ihtimalle 235 milyon yıl kadar önce ortak bir ata paylaştığını tahmin ediyorlar. Bourguignon ve ekibi, hamam böceklerinin evrimiyle ilgili ilginç bilgiler edinmenin yanı sıra, bunun en tembel göç şekli olabilecek küresel bir dağılım halinin kanıtı olduğu sonucuna varmışlar; yani ‘otur ve kıtalar birbirinden ayrılana kadar bekle’ şeklindeki bir göç.

Dünya o dönemde çok farklı bir yerdi. Günler daha kısa, iklim daha sıcak ve kıtalar hâlâ Pangea isimli büyük bir kara parçasında birbirine yapışık haldeydi. Bu süperkıta, yaklaşık 175 milyon yıl önce daha küçük parçalara ayrılarak, nihayetinde günümüzde tanıdığımız kıtasal plakalara dönüşmüş.

Bourguignon, “Ulaştığımız sonuçların, hamam böceklerinin küresel dağılımlarının belirlenmesinde kıtasal kaymanın önemli bir rol oynadığını düşünüyoruz,” diyor. “Küresel ölçekte fosil kayıtları da hipotezimizle örtüşüyor.” Hamamböceklerinin hava ve deniz yolculuğuna pek yatkın olmadıkları göz önüne alındığında, bu durum oldukça mantıklı görünüyor.

Fosil kalıntıları, hamamböceklerinin karasal kütlenin büyük bir kısmını işgal ettiğini gösteriyor. Dolayısıyla, hamam böcekleri, onlarca milyon yıl boyunca uslu bir şekilde oturmuş, pislik yayarak zaman geçirmiş ve dinozorların nihai kaderini izlemişlerdir; tıpkı bizim türümüzün nihai kaderini izleyecekleri gibi. Gerçekten de bu küçük canlıların bir yere ayrılmamaya bu kadar mükemmel bir şekilde uyum sağlamasına minnettar olmalıyız. Belki de distopik bir dünyada onlardan ya besin olarak faydalanır, ya kıyametten sağ kurtulan yoldaşlarımızı bulmak için onları mikrofonlarla donatırız ya da sadece eğlence için onların zihnini kontrol etmeye çalışırız.

Sonuç olarak, hamamböceklerine mutlu mesut geçirecekleri birkaç yüz milyon yıl daha diliyoruz. Keşke biz de bu uzun süreli varoluşlarına tanıklık edebilsek. Araştırma, 2018 yılında Molecular Biology and Evolution bülteninde yayımlandı.