Kamu İhaleleri ve Sağlık Sektöründeki Tartışmalar
Son yıllarda kamu kurumlarında yapılan ihaleler ve atamalar, liyakat sisteminin sorgulanmasına neden olmuştur. Kamu ihaleleri, özellikle iktidara yakın şirketlerin bu süreçlerden nasıl yararlandığı konusunda ciddi tartışmalara yol açmaktadır. Bu durum, sadece sağlık sektöründe değil, birçok alanda benzer sorunlarla karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir.
Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü ve İhaleler
Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü, 23 Ekim 2023 tarihinde Kahramanmaraş Nurhak Acil Durum Hastanesi İkmal İnşaatı için 290 milyon TL değerinde bir ihale duyurusu gerçekleştirmiştir. Bu ihaleyi, iktidara yakınlığıyla bilinen Zey Yapı Sanayi Madencilik şirketi kazanmıştır. Şirket, daha önce de aynı hastanenin yapım işi için 596 milyon 139 bin TL’lik bir ihale almıştı. Bu durum, kamuda mülakat ve liyakat tartışmalarının yeniden alevlenmesine yol açmıştır.
Zey Yapı’nın Kamu İhalelerindeki Yeri
Zey Yapı isimli şirket, 2013 yılından bu yana toplamda 20 kamu ihalesi almış ve bu ihalelerin toplam sözleşme bedeli 10 milyar 552 milyon 254 bin TL’ye ulaşmıştır. Bu kadar büyük bir rakam, ihale süreçlerinin ne kadar şeffaf ve dürüst yürütüldüğünü sorgulatmaktadır. Bu tür durumlar, yalnızca belli şirketlerin kayırıldığı algısını güçlendirmekte ve kamuda eşitlik ilkesinin ihlal edildiği düşüncesini pekiştirmektedir.
Elazığ’daki Usulsüzlük İddiaları
Elazığ’da, Fethi Sekin Şehir Hastanesi’nde çalışan Bayram Karakaya’nın özel kalem müdürü olarak atandığına dair iddialar gündeme gelmiştir. Karakaya’nın, hastanenin yönetiminde bulunan bazı siyasi partilerin temsilcileriyle görüşmeler yaptığı iddia edilmektedir. Ayrıca, Bayram Karakaya’nın, AKP’de çeşitli görevlerde bulunan Hüseyin Karakaya’nın kardeşi olduğu belirtilmektedir. Bu durum, kamu kurumlarında siyasi bağlantıların ne kadar etkili olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir.
İddiaların Odağındaki Bayram Karakaya’nın Açıklamaları
Bayram Karakaya, Cumhuriyet gazetesine yaptığı açıklamada, hastanede özel kalem müdürü kadrosu olmadığını ve görevlendirme ile bu işi yaptığını ifade etmiştir. “Baş hekimi ve bizi karalamak için bu servis edildi” diyerek, kendisine yöneltilen eleştirilerin asılsız olduğunu belirtmiştir. Ancak, bu tür iddialar, hastane yönetimlerinin şeffaflık ilkesine ne kadar bağlı kaldığını sorgulamaktadır.
SAHADER ve Kamu Görevlileri Üzerindeki Baskılar
Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği’nin (SAHADER) Başkanı Abdurrahman Aktürk, konuya ilişkin açıklamalarda bulunmuştur. Aktürk, Elazığ’daki hastanede işçi kadrosunda olan bir kişiye, hastanenin en üst makamında bir odanın tahsis edildiğini ve bu durumun usulsüzlük olduğunu vurgulamıştır. “Soruyoruz, Elazığ’da hiç kanun bilen yönetici yok mu da bu usulsüzlük sümen altı ediliyor?” diyerek, kamudaki denetim eksikliğine dikkat çekmiştir.
Kamu İhalelerinde Şeffaflık ve Eşitlik
Kamuda yapılan ihalelerin şeffaf bir şekilde yürütülmesi, eşitlik ilkesinin sağlanması açısından son derece önemlidir. Ancak, son yaşanan olaylar, kamu ihalelerinin nasıl yönetildiği konusunda ciddi endişelere yol açmaktadır. Şeffaflık, hem kamuoyunun güvenini kazanmak hem de kamu kaynaklarının doğru bir şekilde kullanılması açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu nedenle, kamu görevlilerinin ve yöneticilerinin bu ilkelere bağlı kalmaları gerekmektedir.
Sonuç Olarak
Görüldüğü üzere, kamu kurumlarında yapılan ihaleler ve atamalar, liyakat tartışmalarını derinleştirmekte ve kamuoyunda güvensizlik oluşturmaktadır. Bu tür usulsüzlüklerin önüne geçebilmek için, denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi ve kamu ihalelerinin daha şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerekmektedir. Kamu yönetimindeki adalet, toplumun genel huzuru ve güvenliği açısından vazgeçilmez bir unsurdur.
