
İnsan, konuşarak ifade etme yeteneğini keşfettiği ilk zamanlarda, gördüklerini ve deneyimlerini kaydetmek için kaya resimleri ve figürinler oluşturdu. Endonezya’da bulunan 45 bin yıllık renkli kaya resmi ve Almanya’da keşfedilen 35-45 bin yıllık Stadel Aslan-İnsanı gibi eserler, insanın sanat ve iletişimdeki başlangıç noktalarını temsil eder.
Yazının Doğuşu ve Sümer Uygarlığı
Yazının icadıyla birlikte Sümer uygarlığı, Fırat ve Dicle nehirleri arasında gelişen bir kültür olarak sayı ve yazıyı insanlığa tanıttı. Sümerler, çivi yazısıyla yazdıkları tabletler aracılığıyla sayı sistemlerini, astronomiyi ve edebiyatı geliştirdiler. Bu sayede insanlığın bilgi birikimi hızla arttı ve uygarlık yükseldi.
Pergamon Kütüphanesi ve Parşömen İcadı
Pergamon Krallığı’nın kültür merkezi haline gelen Pergamon’da, Kral II.Eumenes’in liderliğinde büyük bir kütüphane kuruldu. Kütüphane yöneticisi Krates, papirüsün yerine geçecek bir yazı gereci icat etmek için çalıştı ve parşömen adını verdiği bu deri tabakaları kullanarak yeni bir yazı malzemesi oluşturdu. Parşömen, papirüse göre daha sağlam ve kullanışlı olmasıyla tercih edilmeye başlandı.