
Son günlerde tartışmalara neden olan Öğretmenlik Mesleği Yasası (ÖMK) teklifi, eğitimcilerin gözünde “siyasi iktidarın kendi ideolojisine yönelik öğretmen yetiştirme projesi” olarak değerlendiriliyor. Bu yasa, eğitim fakültelerinin işlevini yitirmesine yol açacağı endişeleriyle birlikte, Meclis’ten geçerek yasalaştı. Eğitim-İş ve Eğitim Sen, yasanın geçmesine yönelik sert eleştirilerde bulundular.
‘Otoritenin Memuru’
Eğitim-İş, yasanın öğretmenlik mesleğini mesleksizleştirdiğine dikkat çekti ve bu durumu “Soran, sorgulayan, itiraz eden öğretmenleri disiplin hükümleri ile tehdit etmek, otoritenin memurunu yaratma projesi” şeklinde tanımladı. Ayrıca, Milli Eğitim Akademisi’nin iktidarın isteklerine göre kişileri atama ve maarifin öğretmenlerini yetiştirme mekanizmasına dönüşeceği ifade edildi. Eğitim-İş, şu ifadelerle tepkisini dile getirdi: “Kabul etmemiz mümkün değil. İtiraz ediyoruz. Ne çağdışı müfredatınızı tanıyacağız, ne bu ÖMK’nize boyun eğeceğiz, ne de tarikat ve cemaatlerinize geçit vereceğiz. Her koşulda cumhuriyet dersi vermeye, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmeye devam edeceğiz!”
34. Madde Mücadelesi
Yasanın öğretmenlerin hak, ödev ve sorumluluklarına dair 5. maddesine Atatürk isminin eklenmesine katkı sağlandığı belirtilirken, hizmet sınıfının değiştirilmesine dair 34. maddenin de mücadele ile geri çekildiği vurgulandı. Eğitim Sen adına konuşan genel örgütlenme sekreteri Zülküf Güneş, “Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, emeğimizi değersizleştiren, mesleki sorunlarımıza çözüm üretmeyen bu kanunun bir anlamı yoktur” dedi. Güneş, “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi” metnini esas almayan bir meslek kanununun sorunlara çözüm üretemeyeceğini de ifade etti.
‘Karşı Duracağız’
Güneş, “Öğretmenlik mesleğini değersizleştiren, bizi kariyer basamakları üzerinden bölen ve halkın değil, iktidarın öğretmenini yaratmayı hedefleyen Öğretmenlik Mesleği Kanunu’na yönelik haklı itirazlarımız geçerliliğini korumaktadır. Eğitim emekçileri, rekabet etmek ve yarışmak değil, birlik ve dayanışma içinde, nitelikli eğitim için çalışmak istemektedir. Geleceğimizi ipotek altına alan ve iş güvencemizin altını boşaltmayı hedefleyen her türlü yasal düzenleme ve fiili uygulamalara karşı örgütlü gücümüzle karşı duracağımız bilinmelidir.” ifadelerini kullandı.
‘AYM’den Geri Dönecek’
CHP Milli Eğitim Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş ise, “Bu her görüşten sendikanın karşı olduğu bir yasa teklifidir. Çünkü öğretmenlerin sorunlarını çözmemektedir. Bu yasa teklifini de kabul edeceksiniz, sayısal çoğunluğunuz var ancak AYM’den çeşitli boyutlarıyla geri dönecek.” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Yasa Neleri İçeriyor?
- KPSS puan üstünlüğüne göre girilecek akademilerde “öğretmenlik mesleğine hazırlık eğitimi” verilecek.
- Hazırlık eğitimi, eğitim fakültesi mezunları için üç dönem sürecek.
- Başarılı olan öğretmen adayları, sözleşmeli öğretmen olarak atanacak ve üç yıl çalıştıktan sonra kadroya geçecek.
- Akademide, adaylara yaklaşık 23 bin TL maaş ödenecek. Bu maaş uygulaması, 1 Eylül 2025’te başlayacak.
- Mülakatın iptaline ilişkin Danıştay’a açılan davaların sonuçlanmaması nedeniyle mülakat sonuçları henüz açıklanmamıştı.
- Öğretmen atamalarında belirsizlik sürerken, yasadaki geçici madde 1’e göre 1 Eylül 2025’e kadar eski mevzuatla, 1 Eylül 2025’den sonra ÖMK ile öğretmen ataması yapılacağı belirtiliyor.
Sendikalar, yasayı disiplin hükümleri üzerinden eleştirerek, “Öğretmenin haklarını genişleten hükümler yerine kısıtlayan disiplin hükümleri içermektedir.” şeklinde yorumda bulundular.