Avrupa Şampiyonası Favorileri Üzerine Düşünceler
Turnuvanın başlama düdüğü çaldıktan sonra, gruplarda oynanan ilk iki maçın ardından İtalya, İngiltere ve Portekiz gibi üst düzey takımları favori gösterdiğim takımlar arasından çıkarmıştım. Son maçların ardından da bu fikrim değişmedi. Bu yazıyı yazmamdaki amacım, şampiyon kim olur sorusundan ziyade, şampiyonluk şansı daha yüksek olan takımları ön plana çıkarmaktır. Çünkü favori gösterdiğiniz bir takım, bazen kenar yönetiminin hatalarıyla da karşılaşabiliyor. Örneğin, Hırvatistan Teknik Direktörü Daliç’in İtalya karşısında 1-0 öndeyken Modriç, Kovacic ve Kramaric gibi oyuncularını kenara alması, maçı son dakikada yediği golle 1-1 berabere bitirmesine yol açtı. Futbolda bir takımın yalnızca iyi olması yetmiyor; kenar yönetiminin de bu kadroyu iyi organize etmesi ve kadro kalitesini sahaya yansıtması, bir takımın favori olmasında büyük önem taşıyor. Bu nedenle tahmin yaparken kesin ifadelerden kaçınmak gerektiğini belirtmek isterim. Şimdi gelin, favorilerimize bakalım.
-
Fransa
Oynadığı futbolla çok fazla güven vermese de ilk favorim Fransa. Ancak Fransa’nın kadro derinliği kadar teknik direktör Deschamps’ın da bu turnuvada formda olduğunu söylemek zor. Fransa’nın bu turnuvada en büyük artılarından biri, orta saha opsiyonlarının en zengin ve güçlü takımlarından biri olması. Ancak Deschamps’ın kurduğu kadrolarda bu derinlikten yeterince faydalandığını söylemek zor. Turnuvanın en iyi iki yönlü oyununu ortaya koyan orta saha oyuncusu N’Golo Kanté, Fransa’nın en önemli silahı. Onun yanı sıra, Real Madrid’ten tanıdığımız Tchouameni ve Camavinga da bu güçlendirilmiş orta saha yapısına katkı sağlıyor. Ancak Deschamps’ın şu ana kadar bu üçlüyle oynamadığını görmekteyiz. Rabiot ve Kolo Muani gibi diğer seçenekler de Deschamps’ın elini güçlendiren unsurlar. Eğer Deschamps, ilerleyen turlarda bu üçlü orta sahayı kullanırsa, Fransa en güçlü aday haline gelebilir. Ancak Deschamps’ın sürekli farklı orta saha dizilimleri denemesi, Fransa’nın potansiyelini kağıt üzerinde sınırlı tutuyor.
-
Türkiye
İlginç bir şekilde, oyun olarak çok fazla umut vermemiş olmasına rağmen, Fransa’dan sonraki favorilerimden biri Türkiye. Montella’nın kadro tercihleriyle ilgili henüz kesin bir görüş belirlemek zor; ancak son maçta gördüğümüz ışık, potansiyelimizin yüksek olduğunu gösteriyor. Fransa ile birlikte, orta saha seçenekleri en fazla olan takımlardan biri Milli Takımımız. Montella’nın, eğer Salih Özcan ile başlarsa, yarı finale kadar önünün açık olduğunu düşünüyorum. Son Çekya maçında, hem ilk 11’de başlayan Salih Özcan, Hakan Çalhanoğlu ve İsmail Yüksek orta sahası, hem de ikinci yarıda yapılan değişikliklerle Kaan Ayhan, Orkun Kökçü ve Okay Yokuşlu, oyunun iki yönünü de oynayabilen bir yapı oluşturuyor. Bu, şampiyonluk hedefleyen bir takım için büyük bir zenginlik. Montella, orta sahayı doğru kurabilirse, Çekya galibiyeti gibi benzer başarıların devamını getirebilir. Ancak, kağıt üzerinde çok güçlü bir orta saha opsiyonuna sahip olmamıza rağmen, başarımız tamamen Montella’nın tercihlerine bağlı. Bana göre, yarı finale ulaşamayan bir Montella, kesinlikle başarısız sayılmalıdır.
-
Almanya
Bir diğer favorim de Almanya. Ancak, Goretska’nın bu Avrupa Şampiyonası’nda olmaması, Almanya için büyük bir kayıp. Almanya’nın da oldukça geniş bir orta saha opsiyonuna sahip olduğunu söyleyebiliriz; ancak Fransa ve Türkiye kadar derinlik yok. Kroos ve İlkay Gündoğan merkez orta sahada Emre Can ile üçlü olduğunda daha dinamik ve iki yönlü bir yapı oluşturuyorlar. Ancak bu şampiyonada, Emre Can yerine daha çok Kimmich’in kullanıldığını görüyoruz ki bu da Almanya’nın seçeneklerini artırıyor. Ancak, beşinci bir dinamik orta saha seçeneği sorusu hâlâ cevapsız kalıyor. Dört iki yönlü orta sahadan birinin sakatlığı veya cezalı duruma düşmesi durumunda, takımın dengesi ciddi şekilde etkilenebilir. Bu nedenle, Almanya’nın handikabı, Türkiye ve Fransa gibi daha geniş bir orta saha rotasyonuna sahip olmaması. Ancak, işler yolunda giderse Almanya da ev sahibi olduğu bu turnuvada favorilerden biri olarak öne çıkabilir. Finale kadar gidebilmeleri, Nagelsmann’ın orta sahada doğru dizilimler yapmasına bağlı olacaktır. Elinin, Montella ve Deschamps kadar güçlü olduğunu söylemek zor.
-
Diğer Takımlar
Orta sahadaki seçenekleri daha az ve sınırlı olan Belçika, Portekiz, Hollanda, İngiltere ve İtalya gibi iddialı takımları ise şampiyonluk favorilerim arasında tutmuyorum. İspanya, grup aşamasında iyi bir performans sergilemesine rağmen, favori olup olmadığına henüz tam anlamıyla karar veremedim. Rodri dışında, orta sahada oyunun iki yönünü de mükemmel oynayan ikinci bir oyuncu bulmakta zorluk çekiyorum. Rodri’nin önderliğindeki bir orta saha yapısının nereye kadar gideceğini kestirmek güç. Bu nedenle, İspanya için ne favori diyebilirim ne de değil, bu konuda belirsizlik sürüyor.
-
Sürpriz Takım
Bana göre, turnuvanın en sürpriz takımı Türkiye olabilir. Fransa ve Almanya’nın hata yapması durumunda, teknik direktörlerinin bu kadro kalitesinin altında kalmaları halinde, hangi takımın şampiyon olacağını kestirmek oldukça güç. Ancak, tekrar belirtmekte fayda var; üç takımı favorilerim arasında saymama rağmen, ne Montella’ya ne Deschamps’a ne de Nagelsmann’a şu ana kadarki istikrarsızlıkları nedeniyle güvendiğimi söyleyemem. Bu takımların erken turlarda elenmesi ve finale ulaşamamaları, bence bu milli takımların kötü performansından ziyade, teknik direktörlerinin beceriksizliklerinden kaynaklanacaktır.