Macron’un Hükümet Kurma Süreci ve Sol İttifakın Tepkileri
Fransa’nın 2024 Paris Olimpiyatları’na ev sahipliği yapacağı süreçte, hükümet kurma sürecini askıya alan Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, geçen hafta parti liderleri ve parlamentodaki siyasi grupların temsilcilerini Elysee Sarayı’nda bir araya getirerek müzakereleri yeniden başlattı. Ancak, bu durum birçok kesim tarafından seçim sonuçlarını yok sayma olarak değerlendiriliyor.
Seçim sonuçlarına göre, Ulusal Meclis’te en fazla sandalyeye sahip olan solcu dört partinin oluşturduğu Yeni Halk Cephesi (NFP), yeni bir hükümetin kurulmasında başı çekerken, Macron’un bu grubu dışlayarak “istikrarlı ve kapsayıcı çoğunluk” hükümeti kurma çabası eleştirilere neden oldu. Sol ittifak, Macron’un dışlayıcı tavrını sert bir dille kınadı.
MACRON, SOLUN AZINLIK HÜKÜMETİNE SICAK BAKMIYOR
Macron, aşırı sağın 9 Haziran’daki Avrupa Parlamentosu seçimlerinden sonra siyaset sahnesine “netlik” kazandırmak amacıyla ulusal meclisi feshederek gittiği erken genel seçimlerde kaybeden taraf oldu. Seçimlerde hiçbir parti veya ittifak, hükümet kurmak için gereken 289 milletvekiline ulaşamazken, Macron’un 2027’deki cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesindeki stratejisi, sağın artan “tehdidine” karşı önlem almak ve merkez seçmeni etrafında toplamak olmuştu. Ancak bu seçimler, Fransa tarihinin en parçalı meclis tablosunu ortaya çıkardı ve ülkeyi alışık olmadığı bir koalisyon hükümeti sürecine soktu.
Aşırı sağcılar seçimlerde sandalye sayılarını artırırken, solcu partiler ittifak halinde seçime girmeleri sayesinde 193 sandalye kazanarak meclisin en büyük siyasi grubunu oluşturdu. Hükümet kurma müzakerelerini ağırdan alan Macron, yeni hükümet için “istikrarlı çoğunluk” şartı öne sürerek, sol ittifakının azınlık hükümetine sıcak bakmadığını açıkça ortaya koydu. Ayrıca, 2024 Paris Olimpiyatları süresince yeni bir başbakan atamayacağını da bildirdi.
Meclisin en büyük siyasi grubu olarak hükümet kurma yetkisini bekleyen sol ittifak, Macron’un solun ortak başbakan adayı Lucie Castets’i göz ardı etmesini “demokratik darbe” olarak nitelendirerek sert eleştirilerde bulundu.
MACRON MERKEZ SOL PARTİLERLE KOALİSYON KURMAK İSTİYOR
Olimpiyatların ardından 23 Ağustos’ta solcu siyasilerle görüşmelere başlayan Macron, 26 Ağustos’ta aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) ve merkez sağcılarla da bir araya geldi. Ancak bu müzakerelerin sonucunda, solun ortak başbakan adayı Castets’in ismi yine öne çıkmadı. Elysee Sarayı’ndan yapılan açıklamada, Macron’un hükümet müzakerelerinin ikinci raundunu başlatacağı duyuruldu ve NFP ittifakının en büyük partisi olan aşırı solcu Boyun Eğmeyen Fransa’yı (LFI) dışlayarak, diğer sol partilere “meclisteki diğer siyasi partilerle işbirliği” çağrısında bulundu.
2022 seçimlerinden bu yana 246 sandalyeye sahip olan ve gensoru önergeleri ile zayıflayan bir hükümete sahip olan Macron’un, kaybettiği seçimlerin ardından merkez sol partilerin desteği ile yeni bir hükümet kurma çabası, eleştirileri artırdı.
SOL İTTİFAK MACRON’A SERT ÇIKTI
Macron’un LFI’yı dışlayarak sol ittifakı bölme girişimi, LFI’nın önde gelen isimleri tarafından “seçim sonuçlarını görmezden geldiği için demokrasi karşıtı darbe” yapmakla suçlanmasına yol açtı. Bu isimler, Macron’un azledilmesi için yasal süreç başlatacaklarını duyurdu. Sol ittifakın başbakan adayı Castets, Macron’un kendisine hükümete başkanlık etme görevi vermemesine ilişkin, “Demokrasinin Cumhurbaşkanı gözünde değeri yok” dedi. Ayrıca, Macron’un “gücü” elinde tutma arzusunu eleştirerek, “Hem cumhurbaşkanı, hem başbakan hem de parti başkanı olmak isteyen bir cumhurbaşkanı ile karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.
Yeşiller partisinin (EELV) lideri Marine Tondelier ise, seçim galibiyetine rağmen sol ittifaka hükümet kurma görev verilmemesini “Seçimleri çaldırıyoruz” şeklinde değerlendirerek, durumu eleştirdi. Sosyalist Parti (PC) lideri Oliver Faure ve Tondelier, Macron’un hükümet kurma müzakerelerine katılmayacaklarını da açıkladı.
Ulusal Meclis’te en büyük siyasi grubu 193 milletvekili ile NFP ve bağlantılılar oluştururken, onları 166 milletvekili ile Macron’un iktidar koalisyonu ve 142 milletvekili ile aşırı sağcı RN ve ortakları izlemektedir. Fransız anayasası, cumhurbaşkanına istediği kişiyi başbakan atama yetkisi tanırken, siyasi gelenekler gereği başbakanın, en fazla oy alan parti ya da ittifaktan seçilmesi beklenmektedir.